28 Mayıs 2009 Perşembe

İNVERTTE YAĞMA

Bu yıl suni oğul olarak ayırdığımız kovanlardan bir tanesi.Yağmalanmaya çalışılıyor.
Kovandan aşağılara doğru süzülen invert şurup.V e tabii arılar...

Benim arazinin hemen üstündeki ormanın içine yeni kovanları yerleştirdiğim mekan.
  • Bundan tahmini bir buçuk ay önce Asım abi ile birlikte çok kuvvetli gördüğüm kovanlarımdan suni oğul ayırarak üç ruşet kovana koymuş ,Asım abinin arılığa koymuştuk.Anaların çıkması ve çiftleşmesi üzerine geçen hafta sonu kovanları yeni kovanlarına ve yerlerine taşımıştım.Dün anayı yumurta atmaya teşvik amaçlı bir miktar şurup vereyim dedim.Bir aydan daha fazladır elimde kalan bir miktar invert şuruptan şerbetliklerine koyarken , birazda benim umursamazlığımdan kaynaklanan sebeplerden dolayı şurupu taşırdım.Fakat pekte önemsemedim.
  • Daha önceleri bu tür taşırmaları yapmış fakat arıların hiç tepki vermediğine defalarca şahit olmuştum.Farkında bile olmamışlardı.Bu seferde öyle olacağını düşünmüştüm.Bir müddet sonra yağma olayını görmemle müdahale etmem bir oldu.Aynı zamanda gözlem yapmaya da devam ettim.Şerbetliği taşan kovanın ağzını daraltmakla sorunu çözemediğimi görünce musluğu kapattım.Bu sefer yağmaya gelen arıların diğer kovanlara yöneldiğini gördüm.Onları da kapatmak zorunda kaldım.Güneş battıkdan ,el ayak çekildikden sonra kovan ağzını bir arının gireceği şekilde açtım.
  • Şimdi düşünüyorum.Acaba diyorum invert şurupta geçen süre asitin etkisini kaybetmesine mi sebep olmuştu.Daha önce kokmayan şurup bu sefer neden kokmuştu.


25 Mayıs 2009 Pazartesi

BANA NE LAZIM !

  • Kovanlarımızı yoluna koyduk sayılır.10 gün önce teşviklemeyi de kestim.İstiyorum ki bal akış zamanına kadar kovanda şurup kalıntısı kalmasın.Zaten çevrem beni şeker çuvalları ile gördüğü zaman ben her ne kadar onlara bunların bal ile bir bağlantısı olmadığını ve neden vermem gerektiğini anlatmaya çalışsam da pek te ikna ettiğimi zannetmiyorum.Fakat benim bu konuda özel hassasiyetimin neden tamamen saf bal üretmek istiyorum.Ticari bir kaygım da yok.
  • Kovanlarımda genel durum gayet iyi.Bu arada haber yapamadık ama aileye yeni transferlerimizde oldu.Geçen yıl kovanları satın aldığım Hasan abiden aile efradına yeni kovan alımı yaptık.Bu yıl verdiği kovanlar geçen yıla nazaran çok daha iyi durumda.
  • Kolonide 8 kovanım 3 kata ,diğerleri de 2 kata çıktılar.Bulunduğum yer itibariyle bal akımına 15-20 gün var.O zamana kadar da bütün kolonilerim güçlerinin zirvesine ulaşacaklar diye düşünüyorum.Bundan gerisi de artık nasib.
  • Tabii biz de bu arada bal sağımına hazırlık yapma durumundayız.Bunun için nitelikli bir bal sağım makinasına ihtiyacım var.Aradığım makine motorlu, 4 veya 6 çerceveli çift taraf sağım yapabilen ve kaliteli paslanmaz malzemeden üretilmiş olmalıdır.

Makine ile ilgili sanal alemde ne kadar araştırma yaparsak yapalım bu konuda tecrübeleri olan arıcı dostlarımızın görüşünü almadan yapacağımız bir alım bizi hataya sevk edebilir.Bu sebeple siz arıcı dostlarımızdan ; bu konudaki fikirlerinizi,önerilerinizi ve yardımlarınızı bekliyorum.

Bir diğer konu ise arıcılık ile ilgili değil.İki aydır kuluçka makinesi ile tavuk ve ördek üretme denemelerim oldu.İlk deneme de 30 yumurta dan 3 civciv çıktı,onlarda 10 gün içerisinde öldü.Firma ile makinenin beynini değiştirdikten sonra bu sefer 25 ördek 4 tavuk yumurtası koydum.Bu sefer de 1 civciv çıktı.O da bir hafta içerisinde öldü.Şimdi makineyi iade ettim ve onun bir üst modeli daha profesyonel olan 60 'lık makineyi sipariş ettim.

Sonuçların neden bu kadar kötü olduğunu ve çıkan civcivlerin neden öldüğünü anlayamadım.Sizlerden isteğim bu konuda da yardım edecek birisi olursa sevinirim.Aslında satılık ördekleri olan varsa da alabilirim.

Yoksa sizden fazla bir şey mi istiyorum !!!

11 Mayıs 2009 Pazartesi

BELEDİYE DUYMASIN !

Kovanlarıma ilk defa üçüncü katı bu hafta attım.Bizim buralarda kovanda üçüncü kat bugüne kadar duyulmamıştır zabıtaya haber verirler diye alel acele olduya neyse kazasız belasız atıverdik.Umarım bal zamanı arılarımda bunun karşılığını verirler.
Eee üçüncü katı attım demek kolay.Bunun birde öteki tarafı var.Hafta sonu yazlıkta gece yarılarına kadar şerbet karıyoruz.İnvert de olmasa halimiz harab.Her hafta sonu bu görüntü bizde derman bırakmazdı.Bir defa yaptım mı ,ki oda 80 kg.civarında oluyor 3 hafta yetiyor.Ne de olsa nüfus fazla.Beslemek lazım.

Bayağı bir uğraştık ama nihayetinde doğru yolu bulduk.Suluğumuz artık sorunsuz çalışıyor.Arılar ölüm olmadan suyu rahatlıkla alıyorlar.Bu konuda huzura erdim.Hafta da birgün suları yenilemem kafi gelecektir.Bu sulukta sadece dikkatimi çeken arıların hep aynı noktayı tercih etmeleri.Aslında suluğun diğer bölmelerinden de suyu alabilecekken neden çoğunlukla aynı noktayı tercih ediyorlar.


Ben suluk konusunda yırtınırken sorunuma bir çözümde babam'dan geldi.Şimdilik nerden bulduğunu sormadım ama kabul edelim ki benim suluğumdan daha kullanışlı.Arı suyu taşların arasından daha rahat alıyor fakat tek handikabı bir su akarının bağlanması lazım ki suyu alınabilecek seviye de tutabilsin.Mesela bu damlama olabilir.Her iki suluğu da izlemeye devam.
  • Aşırı yoğunluktan dolayı bu aralara resim çekmeye ve haber yapmaya bile vakit bulamıyorum.Bir çok arıcınında aynı sıkıntıyı yaşadığını biliyorum.Fakat bu mazeret olmamalı ve haber akışına devam etmeliyiz.Duvardaki gedikleri beraber kapatmalıyız.

  • Hassas bir dönemden geçiyoruz.Yapacağımız basit bir hata bugüne kadar yaptığımız 8 aylık emeklerimizin boşuna gitmesine sebep olabilir.Kovandaki arılar gibi elbirliği yapmaya devam edersek,birbirimizin eksiklerini kapatırsak başarıya ulaşırız.
  • Lütfen haber akışına devam edelim...
  • Kovanlarımın iki tanesine kaçak kat attım.Yani üçüncü katı attım.Muhtemelen haftaya da 5 veya 6 tanesine de atmak zorunda kalacağım.Bu benim ,dolayısıyla sizlerin bir başarısıdır.Buralarda kovanda üçüncü kat duyulmuş şey değildir.Havalar müsaade ederde bunu birde bala çevirdik mi değme keyfine.Sizin adınıza bu civarlada iyi bir isim yapmış olacağız.
  • Bakım ve kontrollerde Asım abinin tecrübelerinden faydalanıyorum.O kadar zaman beraber çalıştık daha bir resim çekemedim çalışırken.O kadar yoğunluk içerisinde , resim çekmek mi yoksa iş yapmak mı ikilemi arasında kaldık.Zaman kısıtlı olduğundan iş yapma durumunda kaldık.Fakat bundan sonra işin magazin boyutunu da es geçmemeye çalışacağım.





29 Nisan 2009 Çarşamba

BABAM SAĞOLSUN


  • Uzun zamandır kovanlarımı teraziye almam gerekiyordu.Pazar günü bir kaç tanesini teraziye almak için uğraştım fakat yaptığım benim hoşuma gitmedi.
  • Benim bir huyum var.Yaptığım işten zevk almıyorsam iş olmuyor demektir.Bu da öyle oldu.Baktım ki olmuyor bu iş kalem tutmaya benzemiyor büyük ustadan yardım istemeye karar verdim.Yani babama .Yılların tecrübesi.Bizim gibi iş hayatına yatay geçiş yapmadı.Bizim bugün varolduğumuz herşeyi sıfırdan buralara kadar getirdi.
  • Velhasıl ustadan yardım istedik.Salı günü beraber kovanların yanına vardık.Ben şuruplama ve kontrollerle uğraşırken o da teraziye almaya başladı.
  • Tabii iğne yemeye de.İlk iğneyi yer yemez maskeyi takdı.İşin aslı babam arıları çok sever fakat sevdiği kadarda iğnesinden çekinir.Maskeyi takmasına rağmen ayaklarından,elinden derken akşamı beş iğne ile tamamladı.Umarım fazla şişmezler.Yoksa babamı bir daha arılığa kolay kolay sokamam.
  • İğneleri yemesine yemişti ama bizim kovanlarda teraziye alındı.Ne diyelim ;Babam sağolsun.

25 Nisan 2009 Cumartesi

OLMUYOR OLMUYOR OLMUYORRR

Suyun içine batmış su kontrası !
Sert strafordan basit ızgaralı bir sistem .


Suluğun genel bir görünümü
  • Bir süredir suluk üzerine kafa yoruyoruz.Bu bizim geçen yıldan kalan bir problem.Gerek bloglardaki arıcılar ve gerekse çevremizdeki arıcı arkadaşlarımızından gördüğümüz bir çok suluk sistemini bugüne kadar denedik.Bir çoğunu uyguladım ve memnun kalmadım. Bunlardan sadece Mehmet Yüksel'in suluk sistemini yapamadığım gibi yaptıracağım kişiyi de bulamadım.Zaten gördüğüm kadarıyla da tek onun suluk sistemi sorunsuz işliyor.
  • Bazı arkadaşlarımız bu konudaki hassasiyetimi sorgulayabilir.Arı ölüm oranlarını normal bulabilir.Benim penceremden değil. Madem ki biz arılar için en iyisini istiyoruz bunu her alanda istemeliyiz.Amaç maksimum verim olmalı.Verim sadece aldığımız balın kilosuyla orantılı olmamalı.Mevzu uzun buna girmek istemiyorum bizim mevzuya suluğa devam edelim.
  • Suluk konusunda araştırmalara devam ederken Bakanımız da bizim sıkıntımızı bildiği için bir öneride bulundu.Yakın zamanda bloğunda yayınladığı suluğu yapalım dedi.Aslında bunu Adaşımın yanına gittiğimizde yapacaktı fakat zaman darlığından dolayı Bakanımızın istemesine rağmen yapamadık.
  • Lakin ampul bir defa yanmıştı.Bakandan fikri almıştık ya gerisi kolay.Evet ben ahşaptan o suluğu yapamayabilirdim fakat onun aynı işini görecek naylon malzemeden yararlana-bilirdim.Bunun için semtteki mağazaları dolanarak resimde de gördüğünüz kapın en uygunu olduğuna karar verdim ve marangozumun yolunu tuttum.
  • Marangoz elimdeki malzemeyi görünce bir bana bir suluğa baktı.Daha fazla şaşırmasına imkan vermeden meramımı anlattım ve bana bunun içine tam sığacak şekilde suyun içine batmayacak bir malzemeden arılarında suyu alacağı şekilde yapmasını istedim.
  • Velhasılı suluğumuzu test amaçlı arılarımızın önüne koyduk ve gözlemlemeye başladık.İlk etapda kayıpların azaldığını gözlemledim.Gidişat iyi idi.En azından bir düşüş vardı.Fakat zamanla bizim su kontrasının batmaya başladığını gördüm.Ve nihayet dünde dip yaptı.
  • Yine deneme amaçlı olarak bu sefer strafordan basit bir şekilde alel acele suluğun üstüne resimde gözüktüğü gibi ızgaralar yaparak bıraktım.Bakalım bu sefer ne olacak.
  • Bundan ümitliyim.Arıların su kontrasına göre strafora daha rahat tutunacaklarını düşünüyorum.


20 Nisan 2009 Pazartesi

YENİ KOVANLARA AKTARMA

Asım abideki heybete bakarmısınız.Kılıcını kuşanmış Osmanlı torunu gibi değil mi...
Asım abiden her ne kadar arıcılık üzerine bilgi alıyorsak ta buna magazinciliği de eklemek gerek diye düşünüyorum.Böyle bir poz verme var mı yaaa...Sen ne yapsan olay be Asım abi...yakışır.
  • Belki biraz geç kaldık fakat bir takım mazeretlerimizde yok değil.Eski adaş yeni Zafer kardeşimin yaptığı kovanlara aktarım yapmaya başlamadan önce depoları fulleyelim istedik.Bunu da benim teneke kebap dediğim yöntem sayesinde,tavuğumuzda bizi kırmayarak çarmıha gerilmesiyle yaptık.İşin aslı normal elimizdeki bal tenekeleri ile her noktada yapabileceğimiz bir yöntem.Tavuğu çarmıha gerilmeye ikna ettin mi geriye üstüne boş tenekeyi üstüne geçirmek kalıyor.Ne de olsa tavuğumuz çıplak.Biz de önlem olarak üşümemesi için tenekenin etrafında ateşi yakıyoruz.Burda işin püf noktası ateşin harereti ve zamanlaması.Yoksa tavuk yerine yanmış kömürle karşılasırsınız.Normalde ateşiniz harlı ise; ki pek tavsiye etmem 25 dk.yeterli.Bu süreyi 40-45 dk.yaymak tavuğun yanmadan ısınmasını sağlar.Bu yöntemin en büyük avantajı tavuk kendi suyu ve dolayısıyla buharıyla da piştiği için tavuk eti lime lime oluyor.Şayet tavuğunu ısıtmak isteyen olursa ben kendisine ayrıca tarif veririm.Yoksa mevzu çok uzuyor.
  • Gelelim bizim mevzuya.Fasıldan sonra kovan aktarımına kaldığımız yerden devam ettik.Ne de olsa daha önce bir kısmını aktarmıştık.Zamanımız kısıtlığı olduğu için resim çekmeye fırsatımız olmamıştı.Emin olun kiii şimdi de olmadı.Yine bir koşuşturma içerisinde Akşam karanlığına kadar çalıştık.Aksilik bu ya nasıl üşüttüm bilmiyorum ama kemiklerimde tavuk gibi lime lime olmuş ağrıyordu.Zaman zaman Asım abiye körük yaparken oturarak yapmak zorunda kaldım.Sizin anlıyacağınız tavuğun karşısında ki Osmanlı duruşundan eser kalmamıştı.
  • Asım abinin üstün gayreti sayesinde kovan aktarımını bitirdik.İşler bitti mi ? Hayır.
  • Kovanların içinde sorunlu olanlarımı istersin,teraziye alınmasını mı dersin yani anlıyacağınız iş çok.
  • Yeni kovanlar,yeni suluklar ve yeni kovan örtüleri hakkındaki yazıları da inşallah hafta içi sizinle beraber paylaşacağız.

15 Nisan 2009 Çarşamba

ARILIĞIMIZIN ÜSTÜNÜ KAPATTIK

Ön cepheden görünüm.

Yandan görünüm.
üstten bir görüntü.
  • 2008 yılı yazında sıcak konusunda sıkıntılı idim.Tam gün Güneş altında kalmaları kovan içi sıcaklığını çok yükseltiyor ve bu konuda arılarımın da çok zorlandığını gözlemliyordum.
  • Fakat bir çözüm getiremedim.Çözüm olarak iki yol düşündüm.Birincisi arılığımın üstünü kapatacak ki bunun bir sürü şekli ve yöntemleri vardı.İki kovanlarım alttan havalandır-maları olacak.
  • İkinci yöntemi yeni kovanlar yaptırarak yaza hazırlığımızı yaptık.
  • Birinci yöntem konusunda alternatiflerimiz fazla olmasına rağmen benim önerilerim ile babamın tecrübesini birleştirerek en basit ve etkili yöntemin bu olduğuna kara verdik.
  • Hurdacılardan uygun ebatta profil direkler alındı ve hazırlanan çukurlara betonlanarak sabitlendi.Üst kısımda daha küçük borular kullanılarak ızgara yapıldı.
  • Ölçüleri alınarak branda imalatı yapan bir firmaya uygun ölçülerde sipariş verildi.Branda-mızı örgü sisteminde ızgaraların arasından geçirerek işlemi tamamladık.
  • Artık bundan sonrası arılarımıza kaldı.Bal sezonu geldiği zaman hiç bir mazeret kabul etmeyeceğim şimdiden bildiririm.Uyarılarım özellikle tabiiki Kraliçelere.Ya istediğim balı bana getirecekler ya da onları emekliye ayıracağım.Tercihi onlara bırakıyorum...