24 Nisan 2017 Pazartesi

ARILIKTA SEZONUN İLK KATLARI



Mera canlanınca arının ölüsü bile diriliyor desem yeridir.Doğada olmayınca olmuyor ...



Bu hafta kat atmaya yetişmekte zorlandım.24 arıya kat attım ama nasıl bitirdim bir  de bana sorun.Sadece kat atmakla kalmadım , arılıktaki tüm arıların bakımı , ilaçlaması , kovan aktarmaları vesair bir sürü iş...

Resimde görüldüğü gibi aktarma yaparken veya kat atarken genelde ikili ikili çıtaları çektim.


Kızlarımın maşallahı vardı.Arı doğadan bulduğunda analarınızda sorun yoksa köpürüyor.


Benim kat atma yöntemim.Geçen yıl Kata çektiğim çıtanın her iki yanına kabarmış beyaz petek koyuyordum .Bu yıl ise daha fazla petek kabartsınlar diye her iki tarafa da ham petek kullanıyorum.



Böylesine dalakları gördüğümde bir tarafım acaip mutlu lurken diğer tarafım yazık oldu muma ve içindeki larvalara diyor.

Ama hayatın kendisi zaten bu ikilemden ibaret değil mi...


*******************

Bu hafta sezon ivme kazanmaya başladı.Arılarımın gelişimi yavaş yavaş olunca benim de haftalık iş yüküm aynı seviye de fazla zorlanmama gerek kalmıyordu.Fakat bu hafta birden kızlarım gaza basınca ben de hızlanmak zorunda kaldım.Pazar gecesi arılıktan çıktığımda saat gece 01.00 gösteriyordu...

Hafta da bir gün , tek tabanca ve 150 koloni...

Keşke her hafta beni yorsalar....::))

Akşam olduğunda o gün için ne yapmayı planlamış isem hepsini bitirdim.Eksik bir şey kalmadı.Kalsaydı üzülürdüm...İşin hakkını verdiğimi düşünüyorum.Aksi olsaydı , hiç düşünmeden koloni sayısını düşürürdüm.Ama kızlarımla zaman geçirmeyi seviyorum.Bunun içinde her hafta sonu beraber takılıyoruz..::))

Bu hafta ilk katları atmam sebebiyle , nasıl kat atılır buna değinmek istiyorum.

İlk başladığım zamanlar , o zamanın ustaları bana şöyle öğretmişlerdi.

Kuluçkalıktan bir açık yavrulu bir kapalı yavrulu çıta kata alacaksın.Üst kata aldığın çıtaların sağına soluna birer adet ham çıta girecek ve köşeye dört çıtayı sıkıştıracaksın.

Daha sonraki yıllarda ise ters kat atma yöntemini bile denedim.Kuluçkalığı komple kata çıkardım , alt kata ise aynı şekilde iki yavrulu çıta indirdim.Bundaki amacım ise kuluçkalıkta tamamen temiz çıtaların bulunması ve uzun süre koloninin sana ihtiyacının olmaması.

Aslında mantığa çok uygun bir yaklaşım ama uygulamada sonuç istediğim gibi olmadı.Arı asla alt kata çalışmadı.Arıya üçüncü ve hatta dördüncü katları attım ama yine de klasik kuluçkalık olanı olan ilk katta işlem yapmadı.

Yıllar içinde elde ettiğim deneyim ile geldiğim nokta ise ; alttan en eskimiş iki adet yavrulu peteği çekiyorum üst kata.Yerlerine alt kata  kabarmış beyaz petek koyuyorum.Bu beyaz petekleri de yavrulu çıtalara duvar olacak şekilde sağlı sollu yerleştiriyorum.Geçmiş yıllarda alt kata ham veriyordum fakat mevsimin iyi gitmediği zamanlarda arının bunları kabartmadığını gözlemledim.Bu yıl bu uygulamadan vazgeçtim.

Kata iki yavrulu ,6 ham çıta olmak üzere toplam 8 çıta koyuyorum.Katın tamamını doldurmaya gerek görmüyorum.Arı ne zaman ki gelişir,üst kattaki altı çıtayı saracak güce ulaşır o zaman bende son iki çerçeveyi de eklerim.

Kat attığım kolonileri ise , bir hafta sonra bir defaya mahsup olmak üzere mutlaka meme konrtolü yaparım.Her hangi bir yaramazlık yapmamışlarsa artık sadece üstten şöyle bir bakar geçerim.Bu sayede zaman kaybım hiç olmz.

Türkiye de üçüncü hatta dördüncü katı atmış olan bir sürü arıcımız var.Aradaki fark arı ile alakalı bir durum değil.Aradaki fark mera ve mevsim farkı.

Benim Meram üzerinden bir örnekleme yapacak olursam ; geçmiş yıllarda bu tarihlerde 4 katlı arımın olduğu zamanlar oldu.Blog arşivinde de mevcut.İsteyen bakabilir.

Son yıllar da Meramda polen sıkıntısı , nektar sıkıntısı yani özetle merada verimsizlik var.Usta arıcı olmayan birisinin benim Meram da bal alma şansı yok.Tabii bunu son birkaç yıl için söylüyorum.Verimli bir yıl için acemiler dahil herkes bol bol bal alır.Gelişimin ve nektarın yeterli olmadığı durumlarda nasıl verim alınır uzun bir konu .İnşallah bunu başka bir zamanda değerlendiririz.

Ben hiç bir yıl sorun merada deyipte kulağımın üstüne yatmadım.Her yıl ben arımı nasıl geliştiririm diye arge çalışmaları yaptım.Bazıları katkı sağladı bazıları ise hüsranla sonuçlandı.Ne zaman canım yandı bir daha denememeye söz verdim ama ne zaman ki arı geri kalmaya başladı sözümden vazgeçtim.Her seferinde aynı ruh halini yaşadım.

Bedeli ne olursa olsun her zaman denemeden ve gelişmeden tarafım.Öğrenmeye ve öğretmeye devam etmeliyiz.

Bu yıl İlkbahar beslemesinde Konya  şekerin arı yemini kullandım.Geçen yıllarda ara sıra dayanamaz kendimde yapardım.

Yine bu yıl ilk defa hazır kek kullandım.Bu yıla kadar bütün keklerimi ben yaptırıyordum.Piyasadaki mevcut keklerin hiçbirine inanmadım.

Sadri Abi birkaç yıldır bir kek geliştiriyordu.Bu aşamada bana da kullanmam ve denemem için kek göndermiş ve ilk sonuçları kendisi ile paylaşmıştım.Sonbaharda son gönderdiği ürünler hakkında gözlemlerim olumlu olmuştu.İlkbaharda sezonun keklerini ondan aldım.Nisan ayının ilk hafta sonunda Apiyem i kolonilere dağıttım.

Haftalar boyunca arının keki alması , hızlı tüketememesi ama aynı zamanda keke yoğun ilgisi çok olumlu oldu.Ay sonu itibariyle kolonilerimin gelişim seviyesinin iyi olmasında en az doğa kadar bu kekinde katkısı olduğunu düşünüyorum.

Hafta biterken yorgun ama mutluyum.Önemli olan da bu değil mi zaten...İnsanın kendisini iyi hissetmesi...

Gelecek haftalara iyimser bakabilmek , planlar yapabilmek hoş bir duygu .

Yazının sonuna gelirken Muhteşem Abim aradı ve bir dip not rica etti.Aynen şöyle yazmamı istedi...

Yaktın beni Yusuf.... 

İlk önce anlamadım ama sonradan bana resim attıklarında anladım ki hakketen yandı....:::))

Neyse verilmiş sadakam varmış , ben kurtuldum.....::))

Muhteşem Abim ;

Sende sabah kahvaltısı yaptığın kebaplara sayarsın artık...::))

SLM ve Muhabbetle... 



17 Nisan 2017 Pazartesi

ARILIKTA İŞLER RAYINA GİRMEYE BAŞLADI


Nihayet kolonilerimi hızlandırabildim.Yavru alanları artık istediğim ve arzu ettiğim düzey doğru çıkmaya başladı.


Arılığımda hala katlı kolonim yok.Son üç yıldır bu zamanlarda hemen hemen aynı görüntü ile karşılaşıyorum.Arılığımdan bir kesit....


Geçmiş yıllarda Katlı koloniler bile kışlatmayı başarmıştım ama son yıllarda halimiz bu işte.Arılığımdan ikinci kesit.

Geçmiş yıllarda bu tarihlerde üçüncü katı attığım zamanlar vardı.Blog arşivinde mevcut.Son yıllarda sadece umuyoruz.Meranın getirdiği bir durum bu.Benim yapabileceğim birşey olsa...Üçüncü bir kesit...


Son iki , üç yıldır peteklerde küf ile de uğraşmak zorunda kalıyorum.Geçen yıl daha fazla sorun olmuştu neyseki bu yıl biraz daha erken önlem aldım fazla sıkıntım yok.

Küf demek nem demek.



Şuan bütün kolonilerin alt çekmeceleri açık.Bu sayede içeride hiç nem yok.

*******************


Uzun zamandır bloğa yazı yazamadım.Biraz sahada işlerin yoğun olmasından biraz da arılıkta işlerin istediğim düzeyde gitmemesinin getirdiği moral motivasyon kaybı.

Arılıkta ilk kontrolleri 20 Şubatta yaptım.Aynı tarihteki yayınımda ayrıntılar mevcut.

Kıştan süper bir çıkış yaptım.Aradan geçen süreyi baz aldığımda benim arılaırn bugün hepsinin katta ve hatta üçüncü katta olmaları gerekiyor.

Fakat değiller.

Geçen yıl şurup ve ilaç kaynaklı bir sorun yaşamış ve gelişim eksikliğini buna bağlamıştım.Arkasından asıl büyük sorunlardan birisinin meradan kaynaklanan polen eksikliğini de görmüştüm.Kurak bir Nisan ayının sonucunda merada yeterli polen olmamıştı.

Bu yıl polen ve şurup ile ilgili bir sorunum yok. Arı yemi kullanıyorum.Yeni bir ilaç falan da denemiyorum.Nosema için zamanında yeterli ilaçlamayı da Fumudil-B ile yaptım.Özetle yapmam gerekenleri yaptım diye düşünüyorum.

Mart ayı ile birlikte gelişim düzeyini yeterli görmeyince yeni arayışlara yöneldim.İlk olarak Nisan ayının hemen başında kolonilere kek verdim.Daha önceki yıllar kolonilere kek ile beslemeyi şuruplamayı kestiğim de yani Mayıs ortasında veya başında veriyordum.Bu yıl takvimi erkene aldım.

Fakat bir farkla ...

Bu yıl ilk defa hazır kek kullanıyorum.Sadri Abinin üretip sattığı Apiyemi kullanıyorum.Sonbaharda gönderdiği numuneleri test etmiş sonuçtan memnun kalmıştım.

Nisan ayında hem doğanın daha da canlanmış olması hem de kekin getirdiği ivme ile birlikte kolonlerimin gelişim hızında gözle görünür bir düzelme olmaya başladı.Bu haftadan sonra bir aksilik olmaz ise kat atmaya başlarım.Böyle yazıncada aklıma Engin Abinin sözü geldi.

Kendisi Facebookta aynen şöyle yazdı ''Nisan 15 de kata çıkmamış kolonilerimizi bölme de kullanıyoruz''

Yaw şimdi ben de bala girecek hiç arı yok desene...:::))

Ama ben benim kızlarıma inanıyor ve güveniyorum.Şuanki görüntü kolonilerimin %90 oranıında bala girecek gibi görünüyor.Bu oran bir arılık için iyi bir orandır.

Bu verdiğim oran ve tesbitler benim merama göredir bunu da unutmayalım.Bulunduğum mera arının yaşam döngüsü için çok uygun mera değil.Elbette bazı yıllar çok iyi sezonlar oluyor ama çoğunlukla arıyı biz bakmak zorundayız.Bunun en iyi örneği de , orman içlerinde kendi kendine yaşayabilen bir koloni yok.Doğada yaşayan arı kolonilerinden bahsediyorum.

Yazın elde edeceği nektar ile kışları çıkarma olasılıkları yok.Yaşayamıyorda zaten.

Geçmiş yıllarda böyle değildi tabii.Doğa daha verimli idi.

Mesela bir sezon boyu yaklaşık bir koloniye sadece benim verdiğim şurup ve kek toplamı yaklaşık 20 kg.Son iki sezonda aldığım ortalama baL ise 14 kg.civarında.Yani her kovan topladığından fazlasını tüketiyor.

Peteklerde mantar konusuna gelecek olursak...

Kışın yavrunun başlaması ile birlikte kovan içinde nem de oluşmaya başlar.Bir de siz bu kovanı şurup ile sıvı beslemeye başladınız mı nem artık tavan yapar.

Bunun önlemek için   alttan havalandırma ve boş kısımları gazete kağıtı ile doldurmuştum.Mart ayında nemin iyice fazlalaşmaya başladığını görünce ilk iş olarak gazeteleri kaldırdım.Alt çekmeceleri yarıya kadar açtım.bu sayede bir aydır kovanlarda nem artık görünmüyor.

Mantar bulaşmış eski petekleri zaten direk eritmeye ayırıyorum.Arılığımda olabildiğince eski petek bulundurmamaya çalışıyorum.

Fakat en az iki yıl daha kullanabileceğim mantar bulaşmış petekler için bir çözüm yolu bulmam lazım.Mantar tedavisi ve mücadelesi kolay bir canlı.Fakat nasıl yapacağımız bilmek lazım.Umuyorum bir okuyucumuzun bu konuda bir fikri olur.


SLM ve Muhabbetle...