27 Ocak 2010 Çarşamba

KIŞ MANZARALARI

Arılarımı ısıtsak mı acaba !
Arılarımın bir bölümü
Bunlar ise diğer bölümde kalanlar.Rüzgarı daha az aldığında olsa gerek ,kar buraya biraz fazla torpil geçti.
Bunlar ise en doğal alanda ormanlık alan içerisinde kalan arılarım.
Köyümün kar altındaki görüntüsü.
Bu da bendeniz.
  • Nihayet beklenen ve özlenen kar geldi.Özlemle sıcak günlerde bugünleri yaad edenler için şunu söyledik.Yaratanın size bahşettiği anın güzelliğini yaşayın ve ona şükretin.İkidebir mızmızkarılar gibi ( genel bir deyim olarak kullanıyorum alınma yokk ) söylenip durmanın alemi yok.Acaba diyorum şu insanlar kadar nankör ve devamlı sitem eden bir başka mahluk var mı ?
  • Hiç zannetmiyorum.
  • Yakında da aman çok soğuk,aman çok kar yağdı gibi vesair sızlanmaları işitirsiniz.Siz siz olun yaşadığınız anın güzelliğinin farkına varın ve tad almasını bilin.Arılar bunu biliyor....
  • Velhasıl fırsat bu fırsat dedik,kar yere düşmeden aileyi arabaya attığım gibi kendimi yazlıkta,arılarımın yanında buldum.
  • Kar istanbul'a her zaman bu kadar bonkör olmaz.Bu yıl çok güzel yağdı.Karın getirdiği nimetlerden ailece değişik şekiller de yararlandık.Bunlardan bir tanesi de daha çok spor amaçlı hemen yanıbaşımdaki ormanda yaptığım av gezileri.
  • Kar yağışını tamamladıktan sonra koloniler de genel bir kontrol yapayım dedim.Vaziyet iyi gözüküyordu.Bir grup haric diğerlerinin temizliğe bile ihtiyacı yoktu.Fakat bu kontrolleri yaparken entresan bir durumla karşılaştım.
  • İlk resimi görenler muhtemelen düşünmüşlerdir.Yahu bu adam kafayı mı yedi de arıları ısıtmaya çalışıyor.Pazartesi günü idi.Ben kovan önlerindeki karları kontrol ederken bir de ne göreyim ; kovanın bir tanesinin alttaki ızgara boydan boy açık.Haydaaa ben bunları kontrol etmiş ve hepsini sıkı sıkı kapatmıştım.Nasıl oldu ise oldu bilmiyorum bu açık kalmış.
  • Çekmeceyi şöyle bir ileyi süreyim dedim nafile.Arılar yapıştırmaya çalışmış yerinden kımıldatmak imkansız.Bende bunu son gün farkettim.Çare yok çözeceğiz.İçeriden ses geliyor belli arılar da pek sorun yok gibi ama kovanda bu haliyle bırakılmaz.Daha önce de bu tür çekmece sıkışmaları için kullandığım bir medot vardı.
  • Fidan budamak için aldığım ince bir testere vardı.Bunu teneke içinde yaktığım ateşde kızdırarak çekmece ile kovan arasına sokuyor aradaki propolisi eriterek bağlantıyı koparıyordum.Yine aynı yöntemi uygulayarak ki bu sefer çok daha zor oldu nihayet çekmeceyi kapatabildim.
  • Sonrası mı...
  • Filmi sardık başa .İŞler ,sorunlar,stres vesair derken hayat devam ediyor.






16 Ocak 2010 Cumartesi

EVCİLLERİ BESLEMEYE DEVAM

Artık onlar şehirli ya,hazır besin istiyorlar.
A-5'in görüntüsü.Sanki biraz tembelllik yapıyorlar gibi.
Y-3 daha aktif.Ne de olsa ana yeni.
Bu da y-3 ten bir görüntü.
  • Malumunuz havalar iyice soğudu.Kuzularımızı artık otlağa salamıyoruz.Tamamen kapalı ortama aldık.Ve dışarı çıkmıyorlar.
  • Gözlemlemeye devam etmemiz ve gelişmeleri görebilmemiz için sıvı beslemeye devam ediyorum.2-3 günlük periyotlar halinde 70 mg invert şurupu şerbetliğe şırınga ile veriyorum.İnvertimiz sonbahar beslemesinden kalma.Yani Kasım ayında yapmıştım.Haliyle kıvamını bayağı bir yoğun yapmıştım.Şimdi verirken aynı orana yakın sıcak su ile karıştırıp kovana veriyorum.Hali hazır şurupumuzda ekşime veya bozulma belirtileri görülmüyor.
  • Kovanların dış ortam sıcaklığı 14 derece.İki kovanda iç sıcaklık ölçümü yaptım.İlginç sonuçlar çıktı.A-5 kovan içi sıcaklığı 16 çıkarken ,y-3 ise 18 derece çıktı.Her iki ölçümde de dış sıcaklık 14 derece idi.Gerçi kovan kapağını kaldırdığımda y-3 te hareketli bir çalışma görünürken aynı ortamda ki A-5 te ise çalışma hemen hemen yok gibi idi.
  • Üstten yaptığım gözlemlerden polenli kek üzerinde olduklarını görebiliyorum.Şurupu gayet düzenli bir şekilde çekiyorlar.Su bölmelerine ise çok az su koyduğundan su alıp almadıklarını göremiyorum.Artık daha net sonuçları ancak havalar kuzuların otlağa çıkmasına müsaade edecek kadar ısındığı zaman kovanın içinden çerceve çekerek gözlemleme şansına sahip olacağım.




14 Ocak 2010 Perşembe

EVCİL ARININ MENÜSÜ

Polen ve şeker karışımı öğlen menüsü.
Yeni bölme olarakta kullanabileceğimiz şerbetlik.İyi tarafı içininde dört bölümden oluşması.Bizim evcillerin tam olarak aradıkları şey.Servisi bununla yaptık.
Soru şu.Yemekte ne var ?
Efendim yemekte polen karışımlı şeker kek,invertli şurup ve tabii her iki kenar bölmeye de bir miktar su.

Hafta sonu köylü arılarımın kovanlarından bir tanesi.

Malum artık havalar soğudu.Dolayısıyla evcil arılarımızı otlağa salamıyoruz.Fakat şehirli konforunu da onlara yaşatmaya çalışıyorum.Kuzular gibi otlağa çıkamadıkları dönem içeride aktividenin devamı için bir takım teşvikler vermek durumundayız.Bunun içinde en uygun olanı yeni çıkan veya en azından bizim buralarda malzemecilerde yeni yeni görmeye başladığımız bölmeli,içi dört bölümden oluşan şerbetlikler.

Evcillerin kış boyu çalışmasını istediğimden dolayı,dışarıdan besleme yapmak,bir şekilde polen takviyesi yapmak için gerekli malzemeyi oluşturduktan sonra geriye sadece işin servis edilmesi kalmıştı.Polenli kek tüketeceklerini de göz önüne alarak,şerbetliğin boşta kalan her iki bölmesine de bir miktar su koydum.

İstanbul'da görünen o ki kış yüzünü bir miktar gösterecek.Bu demektir ki bizim evciller de uzun bir zaman otlağa çıkamayacaklar.Biz de bu dönemde 16 derece sabit ısıda onları beslemeye ve gözlemlemeye devam edeceğiz.


8 Ocak 2010 Cuma

EVCİL ARININ GÜNLÜĞÜ

08 Ocak 2010 hava Ümraniye / İstanbul
Güzel polen akışı vardı.Daha önce fındık poleni taşıyorlardı,bugün menüye sarı bir polen eklediler.

Hali hazırda tam olarak çözemediğim sorunum.Balkon camla kaplı olduğu için bazıları cama gelip yapışıyorlar.Demek ki düşündüğümüz kadar da akıllı değiller.

Fırsattan istifade temizlik yapmaya çalışıyor.Fakat sorunu atmaya çalıştığı da canlı fakat yorgun düşmüş,yıpranmış bir arı.Kovana katkı yapmıyorsan ,hayatta kalma şansın yok.

y-3'ün mevcudu.
Yeni anamız bugün yumurta atmaya başlamış.
Anamız kabul edilmenin keyifi ile salına salına geziyor.
A-5'in mevcudu.
A-5 anamız yavrulama alanını biraz daha genişletmiş.Demekki doğru yoldayız.
A-5 diğer yüzü.
  • Evcil arılarımızı taşıdıktan sonra ,yerleştirmemiz biraz zaman aldı.Bir takım aksilikler oldu.Mesela y-3'ün anasını taşınma esnasında kaybettik.Elimizde mevcut ana olmadığından sahteye giden h-1 'i kabul ettirdiğimiz anayı kafesleyerek y-3 transfer yaptık.
  • Tabii şimdi diyeceksiniz ki neden birleştirmedin de ,sadece anayı aldın.H-1 mevcut olarak zaten çok azdı.Birleştirme de olası kırımı da düşündüğüm zaman birleştirmemenin daha iyi olacağı kanısına vardım.Bir avuç arıyı da kendi haline bıraktım.Zaten çoğu tosun.Bol baldan yiyebildikleri kadar yesinler.
  • Günün yorgunluğu ve stresi içerisinde onları izlemek ayrı bir zevk.Artık bu şehirden zor ayrılırlar.










1 Ocak 2010 Cuma

EVCİL ARI

Balkonda evcil arılarımı kontrol ediyorum.
Hey maşallah.Kolları da sıvamışız ki belki bir arı aşı yapar .
Arılarımızı otlağa salmadığımız günde üstten de olsa bakabilelim diye örtü olarak asedat tercih ettim.
Hayli güzel gözüküyor kuzularım bu açıdan.
Balkonun dışarıdan görünüşü.
Alsana otlak.Otla otlayabildiğince.
  • Bazen sadece okumak yeterli olmaz.Okuduklarınızı ,sahada fiili durumla birleştirerek varolan bilginizi test etmiş olursunuz.Gerçek öğrenme de o zaman başlar.
  • Arı ve arıcılığı sanal ortamdan öğrendim.Yani sizlerin sayesinde.Fakat ne kadar okursanız okuyun kovanın kapağını açtığın zaman işler değişiyor.Çünkü tereddüt ediyorsunuz.Bir erkeğin ilk çocuğunu kucağına alması gibi.Biliyorsunuz,fakat yanlış yapmaktan korktuğunuz için,yapamıyorsunuz.
  • İşte tam da bu anda devreye Asım abi giriyor.Ne zamanki tecrübeli birisine ihtiyac duyuyoruz Asım abi hazır kıta beraber iş başı yapıyoruz.Her ne kadar bir çok konuda ters düşsek te ,bazen ben,bazen de o haklı çıksa da sonuçta öğrenmeye ve öğrendiklerimizi tatbik etmeye devam ettik.Bu arada Bakanımızın da danışma hattı gibi 24 saat verdiği teknik desteği de pas geçiyor değiliz.Tabii bunlarla da sınırlı değil.Selahattin Güneyin özellikle karıncalar konusunda bize yaptığı yardımı da unutmuş değiliz.
  • Bayrağı hep daha yukarı taşımak için bu anlamda sizlerle yanlışımızı da ,doğrumuzuda hepsini paylaşmaya çalıştık.Hiç bir önyargımız olmaksızın.
  • Bu bağlamda deneyimlerimizi artırmak adına çok zayıf üç kovanımı seçerek ofisime getirmeye karar verdim.( Doktorumuzun fakirini kıskanmadım desem yalan olur.)
  • Asım abiden üç ruşet kovan alıp, onlara y-3,a-5 ve h-1 Asım ile birlikte aktardık.Velhasıl arılarımızı ofisimize yerleştirdik.Asım abi yaptığı basit bir kızak üstüne oturtarak ,havanın müsait olduğu günlerde camları açarak kuzularımı otlağa salıyorum.Şayet hava soğuk ise kovan muslukları kapalı oluyor.Ruşetlerin alttan havalandırması mevcut.Aynı zamanda musluk girişlerini de raylı ve ızgaralı yaptım ki açıp kapaması basit olsun hem de kapalı kaldığında havalandır ma yapabilsinler.
  • Beklentimiz kış boyunca bir takım denemeler yaparak arılarımızın buna vereceği tepkiyi yaşayarak gözlemlemek ve siz dostlarımızla paylaşmak.