31 Aralık 2015 Perşembe

2015 YILI SEZON DEĞERLENDİRMESİ


Emeğimin karşılığı olan göz nurum ballarım raflarda yerini aldı.


Limoni Cafe satışa sundum.Kg.fiyatım 70.TL.



Arılığımda devlet tarafından ormanda seyreltme yapıldığından çok sık değil. Ot yetişmesine müsaade ediyor.Ekim için müsait yani.


Orman arasında traktör yolu.Pek kullanıldığını söyleyemem.Su tutma zamanı yüksek olduğundan suyu daha çok seven kanolayı daha çok bunun civarına ektim.


Burası da ekim için çok uygun bir alan.Özellikle de arka tarafın neredeyse tamamını ektim.



Korunga tohumu.Bir çuvala yakın.


Kanola tohumu.Bunu geçen yıl Sayın Bakandan almıştım ama ekim zamanını kaçırdığımdan dolayı beklediyordum.


*******************

Bir yılı daha arkada bırakmak üzereyiz.

2.000 li yılları telafuz etmek bize uzak ve zor gelirken şimdi artık yılların nasıl geçtğini de anlayamaz olduk.

Bazen düşünürüm...

Hayatımda kaç nektar dönemi geçirebilirm ki...!!!

Hayat çok ilginç...

Önemli olan Allah'ın bize bahşettiği yaşadığımız an'dır.

Velhasılı güzel bir sezonu daha arkada bıraktık.

Sezon başlangıcı ve İlkbahar güzeldi.Arının gelişimi iyi idi.Haziran ayında Kestane nektar akımı geldiğinde 120 kolonim bala hazır durumdaydı.Toplamda zaten 160 kolonim vardı.

Son yıllarda adet olduğu üzere kestane nektar akımı ile birlikte yağmur sezonu da başlamış oldu.
Bu her ne kadar tezat gibi görünse de nektar sezonunda nem olmasa bal da olmuyor.Nem biraz fazla olsa  bu seferde yağmur yağıyor.Yani ne yaparsan yap kısmetten öteye başka birşey yok.

Kestaneye çalışan kolonilerin varsa arıların kuvvetli olmak zorunda.Bu ne işe yarar diye sorarsanız, kuvvetli koloni nektarı bulduğu anda bir günde 5 kg bal taşır.Yani kolonilerin iyi ise bal alma şansın var.

Bu yılda böyle oldu.Genellikle yağmurlu olsa da bir kaçgün yağmursuz gün birazda olsa kestane balı almamı sağladı.

Arkasından Ihlamur nektarı da idare etti.Devamında ise salgı balı geldi.Ama bu yıl biraz ilginç nektar akışı oldu.bir kaçgün nektar var , bir kaç gün yok.Resmen boş dolu gibi oldu.

Nektar akımı sonunda 117 kovandan toplamda 1.650 kg. balım oldu.Kovan ortalamam 14 kg. oldu.

Rabbime hamd olsun.

Bu yıl sağımı Ağustos ayında yapmanında avantajını gördüm.

Hem kolonilerimi erken bakıma alabildim.Hem de arkasından hızlı bir şekilde ana değişimine girdim.Yeni sezon hazırlıklarına erken başlamak her zaman avantajdır.Son yıllarda Ramazan ve arkasındaki tatile denk gelmesi dolayısıyla hep Eylül ayında sağım yapıyordum.

Yine bu yıl , kovanlarımın tamamını strafor kovan yaptım.Gerek besleme gerekse de kat atılması zamanında performansları çok iyi oldu.Arılığımda ekipman kalitem üst seviyeye geldi.Son olarak yeni bir mum eritme aleti yaptırıyorum.

Arlık adına artık geride yapmam gereken son birşey meramın nektar ve polen kalitesini artırmak.Bunun içinde meramda tohum ekimine hız verdim.

Fazelya , Kanola ve Korunga tohumunu yaklaşık 50 dönüm araziye dağıttım.Gelecek yıllarda ektiğim bu tohumların gelişimi ve tekrar tohumlanma sürecinin sonunda meraya her yıl daha da artan oranda artacağını düşünüyorum.Tabii bu arada bende gelecek yıllarda artan oranlarda merada hem tohumlamaya hem de ağaç ekimine devam etmeyi düşünüyorum.

Biz arıcılar olarak sadece doğadan geleni değil , doğaya yardımcı da olmalıyız diye düşünüyorum.

Gelecek yıllarımızın hepimiz için de daha iyi olması dileğiyle...


22 Aralık 2015 Salı

ARILIKTA KIŞ ÇALIŞMALARI


Arılığım hala yazdan kalma karma düzende gidiyor.


Starfor kovanlarımı barınağın dışında saklıyorum.Ne de olsa soğuk , yağmur ve kar bir sorun teşkil etmiyor.Islanmalarında bir sorun yok.


Mum kurdu vurmuş , bozuk veya eski petekleri ayıklıyorum.


Bu yıl da baya bir çerçeve ıskartaya çıktı.


Strafor kovanlarımın şurupluk kısımları için bir tedbir uygulaması düşündüm.Erken İlkbahar şuruplaması yapmak zorunda kalırsam şuruplukta bir materyale ihtiyacım olacak.Şuana kadar 160 kovandan sadece bir şurupluğumda arı kaybı yaşadım.Fakat Mart başı besleme yapmak zorunda kalırsam  ve de hava sıcaklığının 10 derece altında olma olasılığı da yüksek se , şimdiden tedbirli olmakta fayda var.Bu ufacık strafor parçaları belki de binlerce arımın hayatını kurtaracak.


******************

Sezon içinde arılıkla ilgilenme zamanım olmuyor.Sadece hafta da birgün ancak yapılması gerekenleri yapabiliyorum.Malzemeleri ise düzeltmek için ne yazık ki zaman kalmıyor.

Artık hafta sonları arılarımı rahatsız etmiyorum.Dışarıdan şöyle göz ucuyla bir kontrol yapıyorum o kadar.O da uçuş olduğu zamanlar.

Sağımdan çıkmış peteklerin tasnifi benim için çok önemli.Ham peteklerim ayrı , Kabartılmış beyaz peteklerim ayrı , Kabartılmış esmer peteklerim ayrı , polenli veya kısmen bal serpiştirilmiş peteklerim ayrı ve ballı peteklerimi de ayrı ayrı tasnif ediyorum.

Bu sayede sezon başladığında neye ihtiyacım varsa elimin altında hazır olmuş oluyor.

Peteklerin tasnif sıralaması ise ; ballı petekler , ham  petekler , kabarmış beyaz petekler ve en nihayetinde bal akım zamanı kovana verilecek petekler olarak sıralanıyor.

Bunların haricinde yine tellenmiş veya tellenmemiş ham çerçevelerde ayrı bir bölümde bekliyor.

Hayat , benim için bir düzeni ifade eder.Benim arılığımda böyle olmalı ki , başarı gelsin.

İlk olarak işe kovanların yerleşimi ve ayrıştırmasından başladım.

Strafor kovanları dışarıda , ahşap kovanları ise kapalı bölüme aldım.Ahşap kovanlarımı kullanmayacak olsam da dışarıda yağmur altında yıpranmalarına gönlüm elvermedi.

Bu zamana kadar da bütün kışlarda kovan örtüsü kullandığımdan yaz yağmurları hariç yağmur görmediler desem yeridir.

Evet , kullanmayı düşünmüyorum ama günün birisinde satar veya verirsem sağlam vermiş olalım.

Allah'ın verdiği nimetin kıymetini bilmek cimrilik değildir.

Yine aynı şekilde işi bitmiş petekler konusu.

Tacir olarak düşündüğümde onlarla uğraşmak çok anlamsız geliyor.Sırf mumları eritebilmek için bugüne kadar harcadığım para 700/800 tl dir.

Emeğim , zamanım da cabası.

Yani küllühüm zarar.

Yak gitsin...

Ama yine de gönlüm elvermiyor.

Yine elime alet edevatımı aldım ve temizliğe başladım.İçlerinde sağlam ve yeni çerçeveleri tekrar elden geçiriyorum.Onlar tekrar tellenecek ve tekrar kullanıma sunulacak.Mumlar ise eritilecek.

Bugüne kadar erittiğim mumları yeni ham mum alırken takaslamadım yani ticari metaya çevirmedim.Belki bu yıl yaparım.

Mum eritme dolapım ise işe yaramadı.at çöpe gitsin yani.

Tekrar suda eritmeye yani büyük kazanıma döndüm.Fakat kazanımın içerisine mumları çuval ile değil de içine mumları koyabileceğim farklı bir aparat yaptırma düşüncem var.Bakalım nasıl birşey tasarlarım.

Hafta sonu geceleri ve pazar günleri arılığımda zaman geçirmek Allah'ın bana bir lütfu diye düşünüyorum.İnanılmaz bir dinlenme , arınma ve tekrar kendini toplama yani terapi yeri gibi işlev görüyor.

Nefes almaya devam ettikçe , çalışmaya ve çalıştırmaya devam edeceğim.

SLM ve Muhabbetle...



8 Aralık 2015 Salı

KIZLARIM YATIYOR , BİZ GEZİYORUZ...


Kızlarım dinlenmeye çekildiler.


Arılığımdan bir başka kesit.


Dostlarımızla beraber Cumartesi günü yola koyulduk.Yalova'ya arabalı vapur ile geçmek ayrı bir tat.Buna alışkanlıkta diyebilirsiniz.Sadri Abi , tedbiren  , Fatihe bir sıkıntı olmasın diye çay ve simit takviyesi yaptı.


Fatihiîn terasındayız.Arı delisi artık her yer de ::))

Bursa'nın merkezinde , terasta arı besliyor..

Kızlarının maşallahı var.Körüksüz kovan aç , karıştır , hava soğuk kimsin diye soran yok.Mevcutları az ama hiç önemli değil.Yavru durumları herşeyi anlatıyor.Harika bir yavru alanın açmışlar.Sezonda strafor kovan içinde bunların herbiri bal yapacaktır.


Hava biraz soğuk olsa da , muhabbetin bir kısmı terasta arılaırn yanında devam etti.

Fatihin kovanlar arıkentin straforları.Dansiteleri düşük ve güve tehlikesi fazlası ile var.Dikkatli olmak gerekiyor.Ama yine de strafor farkını mutlaka gösteriyor.


Keçi yeriz diye ümit ediyorduk ama ...misafir bulduğunu yer babında biz de öyle yaptık.Bursa yöresine özgü bir pide çeşiti yedik.Malzemesini Fatih fazla koy diyince , pide de etten başka birşey görünmüyordu::))

Muhteşem Abinin eksikliğini hissetsekte yemekten kendimiz alıkoyamadık::))

Hatta ve hatta üzüntümüzden tatlılara daldık::))


Daha pideleri yola koymamıştık ki , işin tatlı kısmına geçtik.Usta işi biliyor , tatlıların çeşitleri farklı bahanesiyle kaşla göz arasında iki tatlıyı götürdü.::))

Tabii birisini Muhteşem Abi için yemiştir kesin::))


Sohbet koyu ve harikaydı.


Beykoz Belediyesinin doğru yaptığı bir projelendirme.Geçen yıl da kovan dağıttılar ama yanlış kitleyi tercih ettiler.Yeni sertifika almış kursiyerlere boş arı kovanını verdiler.Sonuç , bir çoğu sattı.
Bunun yerine arılı olarak kovanı dağıtmış olsalardı daha iyi olabilirdi.


Bu yıl ise ; kayıtlı arıcılara 10 kovan dağıttılar.Apimayenin kovanı.Her ne kadar strafor kovana geçmiş isem de hediye hediyedir babından 10 kovanın 8 'ini bende hediye ettim .İkisini ise yazın  kuvvetli arılarımdan , arılandırmak için bıraktım.

Strafor kovana geçtik diye ahşap kovanı unutacak değiliz ya.Nostalji de , zevkte diyebilisiniz.Bu da benim karakovanım::))


Üstte yine apimayenin bilinen şurupluğu.


Katlı kovanın içten görünümü.Altta plastik taban.


Ana ızgarası.


Ziraat Mühendisi Doğa Peyzajın sahibi Ruhani Doğan iki yıldır özel bir arı bitkisinden bahsediyordu.Poleni bir tarafa özellikle balının çok pahalı olduğunu söylüyordu.Benimde arılığımda sürdürülebilir tarım politikamı bildiğinden özellikle benim için bu bitkiyi Avrupa'dan getirtti.Manuka ismiyle de biliniyormuş.Deneme amaçlı dört çeşitin dörtünden de aldım.Arılığımın bulunduğu ormana ekim işlemini yapacağım.Yıl boyunca yapacağım gözlemde yararlı olduğuna kanaat getirdiğimde yüksek miktarda ormana ekimini düşünüyorum.

*******************

Şimdi dinlenme zamanı.Arılarımız dinlenirken , bizde gezmelere başladık.

Sezon boyunca işlerin yoğunluğundan vesair sebeplerden dolayı arı dostlarımızla bir araya gelme fırsatını pek bulamıyoruz.

Telefon vesair gibi platformlarla iletişim sorunumuz olmasa da , yüz yüze muhabbet her daim farklıdır.

Organizasyon sorumlusu Ustadır.

Hafta sonu Bursa da Fatihin evindeyiz denilince bize de yola düşmek kaldı.

Mevzu arı olmasa beni Bursaya götürmek zor iş.::))

Program öncesi birkaç fire versekte , son fireyi sabah verdik.

Aramızdan birisi vizesiz seyahat yapmaya kalkınca , sabahın köründe sınırkapısında kaldı::))

Ali abi , Sadri Abi , Engin Abi ile birlikte yola düştük.

Bir muhabbet , bir muhabbet sormayın.Kesintisiz yol boyu , arabada veya vapurda hiç kesinti olmuyor::))

Bursa'dan defalarca geçmiş olmama veya belirli bir bölgesine gitmiş olmama rağmen merkezine veya eski Bursa'yı hiç gezmemiştim.Gerçi yine de gezmedik ya::))

Fakat bu sefer yolculuğumuzun güzergahı eski Bursa'ya olunca gözlem yapma şansına sahip oldum.

Son derece dar , at arabasının çalışabileceği yollar ,  dar sokaklar ve eski harabe binalar.

Bazısına göre tarihin buram buram koktuğu yerler ama bana göre harabe bir şehir görüntüsü.

Belirli bir mahalle tarih ve turistik mekan için ayrılabilir ama 21.yüzyılda böyle bir görüntü Bursa'ya ve Bursa halkına yakışmıyor.Arabayı parketmek için gezindik durduk::((

Fatihin evine ulaştığımızda içeride bizi bekleyen misafirler de vardı.Serdar Özhan , Hanifi ve Bereket Tv de aşı programı yapan Selahattin Yılmaz.

Toplantı günü Cumartesi olması hasebiyle çalışan arkadaşlarımız gelemediler.Pazar olsa , bu sefer de ben gelemeyecektim.Yapacak birşey yok.Serdar işi kırıpta geldi::))

Yani fedarlık gerek::))

Gecenin ilerleyen saatlerine kadar sıkı muhabbete devam ettik.Sohbet konusu zaman zaman dağılsa da benim bu tür toplantılardan beklediğim verime yakın bir toplantı oldu.

Açmak gerekirse ; bu tür organizasyonlarda genellikle yemek ön plana çıkar.Mevcut zamanın çoğunluğunu yemek veya içmek alır.Yani sadece ihtiyaçlar...

Özellikle Efraim Abinin yaptığı son toplantı bunun en güzel örneklerinden birisidir.

Bir sürü arıcı bir araya geldik ama tek bir bilgi paylaşımı yapamadan ayrıldık.Üstelik akşam olduğunda bir düşündüm baktım ki Efraim abi ile birlikte doğru dürüst iki kelam muhabbet edememişiz.O ve dostları akşama kadar bize hizmet etmişler .Yiyip içip dağılmışız...

Bizim derdimiz yemek içmek değil ki...

Bunca yolu yemek için neden gidelim ki !!!!

Yani bu böyle olmamalı.

Hani Keçi olsa neyse :::))

Şaka şaka , olsa da farketmezdi...

Bu tür toplantılarda ; arıya dair ne varsa tartışmalıyız.Yerel sorunlarımız olsun , uygulamalarımız olsun hepsini konuşmalıyız.Gün sona erdiğinde hoş sohbet ten başka elimizde bir iki yeni bilgi kalmalı ki , toplantı amacına ulaştı diyebilelim.

Bu toplantı bu açıdan nispeten verimli oldu diyebilirim.

Konuklardan Selahattin Beyin aşıcı olması ve de farklı uzmanlık alanları da olması dolayısıyla çok değişik ve farklı bilgileri tartışma imkanımız oldu.

Mesela , ananın yumurtlama performansını artırmak için ozon da dahil değişik uygulama yöntemleri gibi.

Fatihin ev sahipliğinde çok güzel bir gün geçirdik.Yaptığımız km nin herbirine değdi.

Fatihe ve arkadaşlarına hizmetleri için teşekkür ediyorum.

Gezmeler daha yeni başladı.Bu yıl inşallah fazlası ile olacak...

SLM ve Muhabbetle...

16 Kasım 2015 Pazartesi

ARILIĞIMDAN SONBAHAR ESİNTİLERİ

Yurdumun ve arılığımın her dönemi ayrı bir güzel.Hafta sonu bu yolda yürürken bile ayrı bir haz alıyorum.Tabiatın her hali güzel , bakmasını bilene...


Kızlarımın sehpası da ayrı bir güzeldi.Temizlemeye kıyamadım.Şimdilik tabii...


Damızlık erkek bulunur,Özelden yazanlara Euro üzerinden fiyat verilir::))


Kış günü arı dışarı atılır mı demeyin attım....Verdiğim şansı iyi kullanamayan hala sahte analarında ısrar eden kızlarımı kapı dışarı eyledim.


Dışarı atılan diğer bir koloni de bu.Sabrında bir ölçüsü var değil mi ...


Bu da kapı dışarı edilen son koloni.İçlerinden en fazla mevcuta sahip olan da buydu.Kendi düşen ağlamaz...


Kapı dışarı ettiklerim dışarı da kalmadı tabiii.hemen kendilerine yeni yuva buldular.Tercihleri en yakın koloni oldu.Hoşuma giden ise resimde de görüldüğü gibi kendileri içeri girerken arkadaşlarını da fırfır yaparak çağırmaları.


Bal kazanını kışa hazırlamaya çalışıyorum.Hava eksilere düştüğünde balın bitmesini istemiyorum.Bal bir defa çözüldümü tekrar aynı bal kıvamını yakalayamıyor.Onun için kış kapıya dayanmadan işe koyulduk.Elektriçi ustamız ise dostum ve arkadaşım Vahap Abi.

Kazan su ile ısıtmalı sistem yaptırmıştım.İçine rezidanslar yerleştirdik.Su sıcaklığını sabit 17 dereceye ayarladık.Sİstem aktif olduğunda kazandaki balım sabit 17 derecelik ısı ile korunmuş olacak.


 Oğlu Enes.Akıllı  adamdır Vahap abi.Oğlunu elektrik mühendisi olarak okutuyor.Veliaht hazır yani.Staj ise bedava::))

*******************

Bastırma yazından kalan bir hafta sonunu geride bıraktık.

Güzel bir hafta sonu idi.Hem gözlerimize hem de ruhumuza hitap etti.

Tabiat süslenmiş , gelinliğini giymiş kız misali.....

Kolonilerimi çok fazla kurcalamadım.Sadece strafor ruşetlerimi elden geçirdim.Artık bu saatten sonra arılarımda kendi iç düzenlerini ve kışlama pozisyonunu aldıkları için daha fazla da karıştırmak istemiyorum.

Strafor ruşetlerimi üstten şuruplukla beslediğim için daha iyi gözlem yapma şansım oluyor.Bir koloni şurupu gereken zamanda almıyorsa ya çok zayıftır ya da ana vesair gibi bir takım sorunları vardır.

Şuruplamayı gecenin herhangi bir saatinde yaptığımdan bu tür sorunlu kolonilerin üzerine taş veya değişik materyalller ile gerekli uyarıları bırakıyorum.

Genelinde sorun çıkmadı ama sadece biri çok ilginç geldi bana.Beş çıtaya yakın mevcutu vardı.Verdiğimiz yeni anayı da sorunsuz kabul etmişti.Ne oldu , nasıl oldu da mevcut ortadan yok oldu anlayamadım.Mevcut yarım çıtaya düşmüş.

İhtimalleri değerlendiriyorum .Mesela yağma belirtisi yok, hani olasılıkta yok.Hüseyin Abinin strafor kovanların yağmaya uğraması çok zor.Yani özel bir arıcı hatası olması gerekiyor.

İlk olarak ana kaybettiğini düşündüm ama anayı da üzerinde görünce hayret ettim.

Geriye tek ihtimal kaldı.

O da koloni terk etmeye çalıştı ananın kanadı kesik olduğundan gidemedi diyecem ama anasız terkte olmaz....

Yani belirsiz...

Hala sahtelikte kalmaya ısrar eden üç koloni var.10 gün önce son bir şans olarak ana vermiştik.Bu hafta ana kekinin kafesini açtım.İsterlerse bu anayı da kessinler...

Kesenlere ne yaptığımı bu hafta gördüler::))

Normal şartlarda sahte kolonileri her daim güçlü koloniler ile birleştirmeyi tercih ederim.İşin en basiti de budur.Uğraşmaya değmez.

Fakat bu yıl birleştirmeyi tercih etmedim.

Sebebine gelince ; Kışın daha uzun süre gelmeyeceğini varsaymıştım.Yani eyeterince zamanım vardı.Öyle de oldu.

Toplamda 13/14 civarında sahteleşen koloni vardı bunların sayısını altıya kadar düşürmüştüm.En kuvvetli üç tanesine tekrar bir şans daha tanıdım.Diğerlerini ise kapı dışarı eyledim.

Bunlarda zaten kendilerine hemen yeni yuva buldular.

Birleştirmeme gerek yoktu.Mevcutları 1,5 çıta ile 2,5 arasında idi.Yani hangi kovana iltica ederlerse etsinler kendilerinden daha fazla mevcuta sahip olduklarından ana kesilme riski yoktu.

Bu yöntemde dikkatimi çeken bir taraf oldu.

Kovan birleştirmesi yaptığınız da ne yaparsanız yapın 2 +2 =4 çıta etmiyor.Mutlaka belli oranda fire oluyor.Arı birbirini kırıyor.İstinadır 4 çıta etsin.

Bu kapı dışarı olayında arıların birbirini kırdığını hiç görmedim.İltica ettikleri kovan sanki oğul giriyormuş gibi görüntü sergiledi.Kapı önünde fırfır yapmalar vesair.3 saat sonra yaptığım kontrollerde de kovan içinde ve önünde herhangi bir olumsuzluk görmedim.

Yani görünen o ki , kapı dışarı maksimum verimli oldu.

Yine kış hazırlıkları kapsamında bal kazanımın elektirk tesisatını yaptık.Kazanın  etrafı su ile çevrili.İçine rezidans koyduk.Suyu ısıtarak balın soğuktan etkilenmesini önlemeye çalışacağım.

Kestane balı da olsa havanın sıcaklığı 5 derece ve altına düştüğünde balın içinde bulunan enzimleri tetikleyerek bitmesine sebep oluyor.Bal devamlı oda sıcaklığından saklanmalı.

Bende kazanımı otomatik ısıtıcı sistem sayesinde sabit 17 derecede tutmayı düşünüyorum.Bu sayede balın bileşenleri hiç bir zaman çözülmediğinden balın kalitesinde de düşme olmayacaktır.

Biten balı çözmek kolay.

Fakat çözülmüş bal asla bir daha eski haline ve kalitesine dönmüyor.

SLM ve Muhabbetle...



6 Kasım 2015 Cuma

KIŞA HAZIRLIKLAR TAM GAZ DEVAM EDİYOR


Kızlarım ve ben kışa hazırlanmaya başladık.Arılığımın bir bölümü.


Arılığımda misafirlerim eksik olmuyor.Beni tanıyanlar genellikle ne zaman ner de olacağımı bilir::))

Abim ve Cem Bey.İnşaat sektöründen dostumuz.Kendisi Proje müdürlüğü yapıyor.Arı nedir ne değildir konusunda kısaca bilgilendirdim.Tabii ilk defa arılığa girdiğinden bir uyarıda bulunmayı da ihmal etmedim.

Her arılıktaki arıyı benim arılar gibi düşünme, dikkatli ol ::))


İlk defa arılığımın dışında bir yere arı götürdüm.Bana 10 dakikalık mesafedeki sahilde bulunan bir işletme alanımıza püren için arı getirdim.deneme amaçlı iki kovan.Diğerleri ise suni bölme arı kolonisi.Hayal kırıklığı oldu.Püren çoktu ama hava çok fazla yağışlı gidince yiyeceklerini ancak aldılar.Bize birşey  kalmadı.Bu hafta tekrar yuvalarına dönecekler.


Strafor kovanda arı kışlatma şeklim.Mevcutu düşük olanları bu şekilde strafor bölme tahtası kullanarak sıkıştırıyorum.


Bu kovanın ise sıkışmaya ihtiyacı yok.Böyle göründüğüne bakmayın hava soğuk ve arı uçuşu dahi yoktu.


Ve bu da strafor kovanlarımın örtü bezi.Ahşap ve boyalı.Çıta ile arasında 8 mm mesafe var ki bu da koloninin kışlama pozisyonunda çok daha iyi ısınmasına katkı sağlayacak.


Mevcutu 5 çıtadan daha az olan kolonilerimi de strafor ruşetlerime alıyorum.Bu kovanların altı da strafor olduğundan yalıtım konusunda daha iyiler.


Bunlar da strafor katlarım.Açıkta kışlama pozisyonuna aldım.Ne de olsa yağmurdan , kardan ve soğuktan etkilenme gibi bir sorunları yok.Kullanmadığım ahşap kovanlarımı ise korunaklı bölüme aldım.

*******************

Hafta sonları çalışmalarım hızlı bir şekilde devam ediyor.Hala haftalık yayın yapma performansıma ulaşamadım...Tabii işlerimin yoğunluğu bunda ana etken...

Kış hazırlıkları olağan şekilde devam ediyor.

Varoa ilaçlaması benim için bitti.Kış ortasında oksalik asit ile mücadele yapmıyorum.

Besleme  ise bu haftaya kadar kek ile devam ettim.Hava şartları güzel gitmesi ve kolonilerinde yavru durumları da gayet iyi olunca sıvı beslemeye geçmedim.Kızlarım hazır iyi çalışıyorken köstek olmanın anlamı yoktu.Tabii eylül ayında sarmaşıktan ciddi bir nektar akışı da oldu.Bunu da gözardı edemeyiz.

Mevsimsel tahminlerim de ise Sonbaharın sıcak geceçeğini öngörüyordum Şuana kadar da beni yanıltmadı.Haliyle sıvı besleme için hala vaktim var.

Kasım ayı da mevsim ortalamasının  üstünde gececektir diye düşünüyorum.Aralık ortasında kış  kapıya dayanır.

Bu yıl ilk defa özel katkılı kek yaptırdım.Polenbee takviyeli.Amacım ise sonbaharda kolonilerimin yavru durumlarını artırmaktı.

Meramda Ağustos ve Eylül ayında yavru durumunda ciddi düşüşler oluyordu.Kaç yıldır bu benim kolonilerimin kışa yetersiz mevcut ile girmesine sebep oluyordu.

Ben bunu bu iki aylık sürede polen eksikliğine bağlıyorum.Bu sebeple de keki katkılı yaptırdım.

Şuana kadar kolonilerimin yavru durumu son yılların en iyisiydi diyebilirim. Fakat bunun kekten mi kaynaklandığını yoksa doğadan mı kaynaklandığını tam olarak ayıramadım.Bu sonuca da bölgemdeki diğer arıcılarında yavru durumlarının iyi olması.Tam olarak benim kadar yavru durumlarının kuvvetli olup olmadığını bilmesem de gelecek yılda aynı keki kullanmaya devam edeceğim.

Şuruplamayı ise yine arı yemi ile yapıyorum.İlkbaharda arı yemini beegra vitamin karıştırarak vermiştim.Şimdi ise Polenbee ile karıştırarak veriyorum.Fakat Kemal Sayalın tavsiyesine uyarak İlkbaharda sıvı besleme yaparken şurupun içine nosema ilacı katmıştım.Dediğine göre koloni içerisinde gizli nosema olabilir.Bizim gözümüzden kaçabilir.Yani bu bir ihtimal tabiii.

Şimdi yine aynı şekilde ilk sıvı beslememde yine ilaçı katarak verdim.eğer bu ilaç işe yarıyorsa en iyi zamanı şimdi.En uzun yaşayacak olan arıya , yani kış arısına vermiş oldum.Bunu da kıştan çıktıklarında gözlemleme şansım olacak.

Kolonilerimin mevcut ortalaması bu hafta itibariyle 7 çıta gibi görünüyor.İyi bir kışlamadan sonra beni süper bir sezon bekliyor diyebilirim.Üstelik bir de bu yıl normal kovanlarımın ilk defa strafor  kovanda kışlayacklarını da düşünecek olursak çok ama çok daha yi bir performans bekliyorum.

Beni hala uğraştıran bir kaç koloni kaldı.Ben tatildeyken yalancılaşan koloniler vardı.Çoğuna verdiğim yeni anaları kabul ettirdim.Bazılarının ise kendi analarını çıkarmasını sağlamıştım.Memeli çıta transferi yapmıştım.

Sorunlu iki koloni zaten bir çıta mevcutta olduğu için çok umursamadım.Yolları açık olsun.Fakat diğer üç koloni mevcutu üç çıta ve üzerinde olunca gözardı edemezdim.Bunlar sezonda yeni bir koloni demektir.Yine onlara hafta içinde ana verdik .Bakalım bu sefer onların inadımı benim mi kazanacak göreceğiz.

SLM ve Muhabbetle... 



19 Ekim 2015 Pazartesi

NEREDE KALMIŞTIK ?


Bu hafta sonu arılıkta misafirim çoktu.Beni tanıyan hafta sonu nerede bulacağını iyi biliyor.Sağdan ; köyümüzün Hocası ve de aynı zamanda arıcı dostumuz Samet Hoca.Diğer tarafta ise Beykoz Müftülüğünün vaaz hatibi Hilmi hocamız ve yine o da aynı zamanda arıcı dostumuz.


İki Hoca da aynı zamanda arıcı olunca muhabbet hız kesmedi.Veysel ile biz hem çalıştık hemde hocalarla muhabbetten geri durmadık.


Veysel körüğün kokusunu ve arı kovanını özlemiş.Bana da bu özlemini giderme kaldı.Memnuniyetle :)


Kızlarımın bu yıl maşallahı var.Yılın bu zamanında bile yavru durumları süper.


Her zaman papates yiyecek değil ya....


Veyselin getirdiği hediyeler.Bakan'ında hediyesi var tabii.Arılıkta belli bir müddet bekler,geldi geldi...gelmedi bozulmasına da müsaade etmem hani::))

*******************

Özlemişim...

Yazmayı...

Paylaşmayı...

Dertleşmeyi...

Velhasıl hepinizi...

Yoğun bir sezonu daha geride bırakmak üzereyiz.En son bal sağımı haberinde sizleri bırakmıştım.Yorucu...yoğun...ama çok güzel bir sağım dönemi geçirmiştim.Arkasından ise arılığı toparlamak hiçte kolay olmadı.Bunu arıcı olanlar gayet iyi bilir.160 koloni , sağıma giren 117 koloni .

Sağımı yapılan çıtaların tekrar kovana verilmesi , yalatılması ,tekrar kovandan alınması , polenli çıtaların tekrar ayrıştırılarak kovanlara geri dağıtılması , kovanların iç düzeninin sağlanması , kullanım dışı kalan çıtaların yerleştirilmesi , katların sökülmesi ........

Yani yapılması gereken çok iş vardı , benim ise zamanım kısıtlı idi.Önümde bir tatil programı vardı ve işlerin bugüne kadar yetişmesi gerekiyordu.

Yazdıklarımın hepsini bitirdim.Fakat hala geride yapılması gereken bir sürü iş vardı.100 civarında koloninin ana değişimi , kovanların keklerinin verilmesi ve ilaçlanması.

Keklerimi ve ilaçlarımı hazırlamıştım.

Bunların takipini de Asım Abiye emanet edip vira Bismillah dedim ve tatile çıktım.

Gidiş o gidiş...

Bu yıl planladığımdan daha uzun bir tatil yaptım.

Çok uzun tatil yaptığımda , tatil dönüşü tekrar eski iş performasını kazanmak biraz zaman alıyor.

Bayram ve öncesi biraz bu modta geçti.Boş durmadık tabii.

Hızlı bir şekilde kolonilere müdahale etmeye ve arılıkta tekrar düzen sağlamaya çalıştım.

Bu hafta sonu itibariyle arılığımda asayiş berkemal...

Tatil dönüşünde sahteye kaçmış baya bir kolonim vardı.Şuan sadece 4 kolonim kaldı.Artık onlara da daha fazla müdahale etmeyi de düşünmüyorum.Bu hafta bu dört koloniyi de birleştirmeyi düşünüyorum.

Bal sağımından sonra bölgemde salgı balı gelmeye devam etti.Bu yıl salgı balında biraz garip bir nektar akışı oldu.birgün geldiyse , birkaç gün gelmedi.Yani hiç düzenli bir akış olmadı.

Sadece bu da değil , Eylül sonu Ekim başı gibi de sarmaşıktan bal gelmeye başladı.

Bende zaten kolonileri beslemeye ve ilaçlamaya devam ettiğimden , kolonilerde genel vaziyet güzel oldu.

Arı mevcutları ve yavru durumları çok iyi.Yani zayıf arım neredeyse yok gibi birşey.Üstelik onlarda ana kabul veya sahteleşme sorunları olan kolonilerim.Ana değişimi yapmadığım koloniler 7/10 çıta aralığında .

Durumdan ve gidişattan çok memnunum..

Hafta sonu arılığım yoğundu.Kimisi bal peşinde kimisi muhabbet peşinde idi.

Köyümüzün Hocası aynı zamanda arıcıdır.Onunla birlikte Bölgemizin vaizlerinden Hilmi hocamızda arıcı.Bu işe gönül verenlerden.

Hem arılığımı  hem strafor kovanlarımı hem de arımın ırkını vesair merak etmişler.

Dilim döndüğünce anlattım.

Samet Hocamın karma bir ırkı ve ahşap kovanları var.Irk ve kovan farkını kendisi yerinde gördü.

Hilmi Hocamın ise muğla cinsi arıları var ki , benim arıları görünce bayram etti.Hatta bir ara baktım iki hoca dayanamadı , körüksüz felan kovan kapağı açıp arı karıştırıyor.

Dedim yaw o kadar da gaza gelmeyin , nihayetinde bu da bir arı....::))

Irk konusunu yıllardır arkadaşlarımızla birlikte savunuyoruz.Başta bize karşı çıkanlarda olmak kaydıyla şimdi herkes Karniolcu oldu...::))

Olsunlar...yeter ki olsun...bunu canu gönülden söylüyorum....Bizim bakış açımızda ben yoktur, biz vardır.Ben ve arkadaşlarım bu pencereden baktığı için elimizden her türlü yardımı kimseden esirgemedik , esirgemeyeceğizde...

Yeter ki Türk arıcısı kazansın.

İki Hocada kafayı bozdu.İlk işleri arılarının ırkını değiştirmek ve Karniol yeni kolonilere sahip olmak.

Hatta hemen...

Dur dedim,o kadar acele değil...herşeyin bir zamanı var , bekleyin...

Benim körükçümü hatırlıyorsunuzdur.Hani bir kış boyu patatesle beslediğim...kimilerine göre daha fazla dayanamayıp Arabistan'a kaçan...

Veysel...

İzine gelmiş...

Sağolsun bizi de unutmadı.Hafta sonu ziyaretime geldi.Tabii biz de onu unutmadık.Kalbimiz de ve arılığımızda her daim yeri var.

Gün boyu koloni bakımlarını kendisi ile yaptık.Bir ara el demirini eline verdim , körüğü ben aldım hadi devam et dedim.

Bazıları gibi ömür boyu körükçü bırakacak değiliz ya....))

Hele işini bir bitirsin yurda dönüş yapsın , eğitim hız kazanacak.Körükçü nasıl bakılır ve yetiştirilir bazıları görecek

Adamın saçları ağardı , hala körük sıkıyor...yaw bu adam ne zaman icazet alacakta usta olacak...::))

SLM ve Muhabbetle...

.

15 Ağustos 2015 Cumartesi

2015 BAL SAĞIMI


Usta dan körükçü olmaz diye kim demiş.Aziz çıta çekerken bizim usta da zevkle körük sıkıyordu.


Köükçü İlhami abi olaydı ve bu pozu vermiş olsaydı vay haline.Aziz çıta çekiyor , bizimki facebook takılıyor.Körüğü de artık nereye sıkıyorsa ::))


İçerideki sağım ekipi.Abim , Hüseyin ve Asım abi.


Dünür kapıya dayadı tezgah açtı.Kızlarımdan hangisini istersen alabilirsin diye.Bende bana yakışanı yaptım hepsini aldım::))


Öğlen molası ve bizim halimiz...nefes almak bile zor geliyor... bitmişisiz...


Bir ara Bakan gözden kaybolunca , anladım ki bahceye daldı.Neyseki zamanında farkettim de bahceyi kurtardık::))


Allah'ıma şükür nihayet yeni depoyu doldurduk.Kısmet bugüneymiş...


Yardımıma gelenerden birisi de İlhami abinin kardeşi.İlhami abi gibi adam herkese lazım.Kendi gelemese bile vekaleten birisini gönderiyor.


Ve hafta sonunun bitişi.Yorgun ama mutluyuz.Cumartesi başlayan maraton Pazar akşamı sona erdi.


*******************

Ve beklenen gün geldi çattı.


Bir yıllık emeğimizin mahsülünü alma zamanı.

Sağım maratonu Cuma günü öğleden sonra başladı.İlk olarak terastaki arılarımın sağımını yaptım.Cumartesi sabahtan ise köydeki arılarımın sağımına başladık.Ekip planlanan zamanda yerini aldı.
İlk defa bu yıl iki ekip ayarladık.Bir taraftan çıtalar alınırken diğer taraftan ise sır alma devam etti.

Dışarıda Bakanımız , İlhami abinin kardeşi ve ben yer aldım.

İçeride ise ; Abim , Aziz , Asım abi ve Arıcı adayı Hüseyin.

İstanbulda hava şartları malum.Gölge de bile nefes almakta zorlanırken üç gün sağım yapmak hiç te kolay olmadı.

Neyseki emeğimizin karşılığı olan bal yeterince vardı da bu yorgunluğumuza derman oldu.

İki gün boyunca çok yorgun gün geçirmemize rağmen hepimizin mutlu olması çok güzeldi.

Bal rekoltesi tam olarak arzu ettiğimiz seviye de olmasa da beni mutlu etmeye fazlası  ile yetti de arttı bile.

Kovan ortalaması 13.,5 kg. civarında oldu.

Basra balı geçte olsa gelmeye başlaması ile bu rekolteye ulaştık.

Pazar günü sağım ekipi ayrılmış olsa da arılıkta işler bitmedi tabii.

Geceli gündüzlü neredeyse abimle birlikte arılıkta çalıştık.Bugün itibariyle hala bitmemiş olsa da geri kalan bir takım işleri Asım abiye havale ettim.İnşallah ben tatilde iken hakkıyla bu işlerin üstesinden gelecektir.

Bir Cuma günü başlayan sağım serüvenimiz diğer Cuma akşamında son buldu.

Mevlam tüm arıcı dostlarımın yüzünü güldürmesi dileğiyle...

Sağımda yardımı ve emeği geçen tüm dostlarıma tek tek teşekkür ediyorum.

İyiki varsınız diyorum...

SLM ve Muhabbetle...