Babam iyice ısınmaya başladı.Arılığa giremeyen Babam artık çerçeve tutabilecek seviyeye geldi.
Ruşetlerim görevlerini tamamladı.Bir ve yarım çıtalık ufacık kolonilerimin kıştan çıkmalarını sağladılar.
Artık görev yeni kovanlarımda.Köyde olduğu gibi şehirde de işbaşı yaptılar.
Arıcının arısının arkasında kalmasının sonuçları.Koymam gereken çıtayı zamanında koymayınca arı kendisi koydu::))
Tüm alanı yavru ile doldurmuş.
Hemen hemen bütün çıtalarım böyle güzeldi.Çıtaların tamamı yavru doluydu.Birkaç gün daha geçiksem oğula gitmeleri işten bile değil.Üç ruşetim hariç hepsi fazlasıyla sıkışmışlar.
Yazlıkta bu hafta ana boyama işleri vardı.Yarıya yakınını boyadım, geri kalanları ise haftaya inşallah.
Analarımı boyamakla bırakmadım tabii.Kanatları da kesildi.Bu yıl koloni sayısı fazla tedbir şart.
Bu kızıma boya biraz fazla kaçmış.
Hafta içinde tüm Türkiye de etkili olan hava şartları benim arılıkta ta etkili oldu.Boyaları tamamlanmış ama montaj sırasını bekleyen katlarımın neredeyse hepsi yıkıldı.Neyseki kırılan bir malzemem yok.
Asım Abinin malzemelerini almaya gelen Paşaköylü bir arıcı dostumuz ile katların sağlamlığını test ettik.
Geçen yıldan kalma katlarını yükledik .
*******************
İlkbahar tüm yurtta olduğu gibi burada da sert geçiyor.Yakın tarihlerde gerçekleşen ilkbaharlara pek benzemiyor.Son yıllarda genelde ilkbahar sıcak ama kısa süreli idi.Yani kış fazla etkili olmuyordu.
Bu yıl biraz farklı.Kış uzun ve sert sürdü.Bu bizim için iyi mi olacak kötümü olacak artık onu zaman gösterecek.Benim beklemtim İlkaharın 15-20 gün sarkması.Aslında tam olarak rayına oturması da diyebiliriz.
Son yıllar hariç İstanbul da Kestane nektarı akımı başlaması 15-20 Haziran tarihleri arasında gerçekleşiyordu.Fakat son bir kaç yıldır Mayıs 30 veya 2 Haziran gibi akım başlıyordu.Yine son bir kaç yılda pek verimli sezonlar geçirdiğimiz de söyleyemem.Verim bazı yıl düşük bazı yıl ise hiç olmadı.
Gelinen nokta da ise bu yıl Kestane nektarınının başlama zamanını 20 Haziran gibi başlamasını umuyorum.Şayet düşündüğüm gibi gerçekleşirse hem kolonilerim hazır olacaktır hem de verimli bir sezon geçireceğimizi düşünüyorum.
Tabii bir de bunun tersi var.
Yine Haziran başında başlayacak olan bir nektar akımına kolonilerimizin mevcutları yeterli olmayacağından kötü bir sezonun bizi bekleyebileceğini de belirtmek isterim.Kolonilerim en az bir yavru dönemi daha geçirmeye ihtiyaçları var.
Yazlıktaki kolonilerimin kovan aktarımlarına devam ettim.Kolonilerimin bir posta yavru geride olduğunu varsayarsak durum genel anlamda iyi diyebilirim.Gene hafta tüm yurtta etkili olan soğuk hava akımı benim kolonilerimi fazla etkilemedi diyebilirim.Bunun sebepi de tüm kolonilerimin strafor kovan içinde olması.
Isınana hava ile birlikte kolonilerimin yavru alanlarını maksimuma çıkarmasını bekliyorum.
Sezon iyice ısınmadan , koloniler mevcutlarını artırmadan anaları hem boyamaya hem de kanatlarını kesmeye başladım.Koloniler kata çıkmaya başladı mı artık bu işlem iyice zorlaşıyor.
Kanatlarını kesme sebebim ise oğula ön önlem almak diyebiliriz.Bu işlem koloninin oğula gitmesini tam olarak engellemeyebilir ama iyi önleyici bir tedbir olacaktır.
Senaryo şu şekilde gerçekleşir ;
Farzedelim ki gözümüzden kaştı ve koloni oğula gitti.Ve bende arılığımda yokum.
Ana uçuş tahtasından uçmaya çalışacak ama kanatının teki olmadığından zemini boylayacak.Onu takip etmek isteyen arılarda yerde üstünde yumak toplanacak.Analrının uçmalarını bekleyecekler.Taaki akşama kadar.
Tabii yine uçamayacak.
Ananın uçamadığını gören arılar mecburi istikamet kovanlarına geri dönecekler.
Bu hepimizinde istediği iyi senaryo.
Bir de bunun kötü tarafı var.
Ana yine uçamaz ama kovan içinde aynı anda birden fazla ana doğar.Ve birbirlerini de öldüremediklerinde halk arasında piç oğul diye de bilinen bir sürü oğulunuz olur.Fakat bu senaryonun bile iyi tarafı vardır ki o da piç oğullar ufak ufak olacağından kolonide çok ta fazla arı kaybınız olmaz.
Yani her şekilde ananın kanadını kesmekte fayda var.
Tercih Arıcının tabii ...
Yazlıkta işler yavaş ilerliyor olsa da şehir işler tam tersi hızlı.
Keşke şehirin içinde birkaç dönüm yerim olsa da arılığımın tamamını buraya taşıyabilsem.
Sonbaharda arılığımdaki en zayıf kolonileri şehire yani terasa getirmiştim.
Koloni mevcutları hepinizinde bildiği gibi yarım çıta ile 1,5 çıta arasında değişiyordu.Sadece bir tanesi yazdan kalma idi o da 4 çıta mevcutu vardı.
Bugün üç koloni harç hepsini normal strafor kovana aktardım.
Bu üç koloni de haftaya aktarma ister.Yazdan kalma 4 çıtalık koloniye ise kat attım.12 çıta fulll arısı vardı.10 güne kalmaz üçüncü katı çakarım.Bugün aktardıklarıma ise kat atarım.
Bu kadar çabuk olmasının sebepi ise aktardığım kolonilerde kapalı yavrulu alanın çok fazla olması.Mesela 12 çıtalık aktardığım koloninin 12 çıtasında da yavru var.İlk defa böyle bir koloni görüyorum.
Şehir ile yazlığımın arası uçuş mesafesi olarak tahmini 10 km civarındadır.Ama arının gelişimi yüzde yüz farklı.
Kışın ortalama ikisinin arasında 4-5 derece fark vardır.Fakat asıl etkenin bu olduğunu düşünmüyorum.
Polen farkı yaratan asıl etken.
Yazlığımda da yazın en büyük sorunlarımdan birisi.
Arılığımda düşündüklerimi neredeyse yaptım.Sır alma tezgahı , şuruplama işini daha da basitleştirmek ve polen sorununu çözmek.
Sır alma makinelerini hala yetersiz görüyorum.Onun için beklemeye devam ediyorum.Fakat diğer iki sorun üzerine bu yıl çözüm geliştirme peşindeyim.
Şuruplama için bir düzenek peşindeyim.Yakın zamanda faaliyete geçirmeyi planlıyorum.
Polen.....
Bunun için ise şuan itibariyle iki alternatifim var.
Birisi ; Sadri Abinin üretmiş olduğu polen eksikliği için yapılmış özel kek.Sağolsun denemem için gönderdi ve ben bu hafta arılarıma verdim.İnşallah ürün sorunumu çözer.
İkincisi ise Beegra firmasının ürettiği Polenbee.
Firmaya kalsa benim aradığım ilaç ama bunu ancak uygulama sonucunda görebileceğim.
Sadri Abini kek olursa benim için daha iyi olur.Kek yaptırma zahmetinden de kurtulmuş olurum.
Kekle gitsin.::))
SLM ve Muhabbetle...
6 yorum:
Yusuf kardeşim balkondakilerin maşallahı var. Bu sene inşallah senin şu meşhur tank dolacak:) Kolonilerim nektar akımı erken olursa yetişmeyebilirler demişin; eğer böyle bir gözlemin varsa kolonilerin bir kısmını destek kolonisi olarak kullanma işini bir düşün derim sağlıcakla kal.
Yusuf Bey,
Çok emek veriyorsunuz.Tebrik ediyorum. Bloğunuzu mayıs 2012 ye kadar okudum.Okumaya da devam ediyorum.
Yaşadığnız sorunları inşallah biz de yaşamayacağız.
Sağlıklı bir sezon dilerim.
Yusuf bey işler yolunda derken bazı işlerde yoldan çıkmış görünüyor, o kadar dalak mı okur beya...
Hacı baba işe el attığına göre kendi balını kendi bundan sonra üretir..
Hayırlı sezonlar, bu yıl bal hasadı zamanı karavanı arılıga çekersin artık :)
Sağlıcakla kal.
Abi selamlar;
Hacı babayı alıştırmışsın artık mesleği elinden alır :)
Bizim arılar şehri seviyor vesselam.
Kestane sezonu 2012 yılı gibi olsa daha bir şey istemem nasip bakalım.
Hayırlı günler...
Abi selamlar.
En sonunda Hacı amca arıcı olmuş Maşallah diyelim.Ana arıyı boyadığınız kalemi daha önce araştırmıştım iyi olduğunu duymuştum.Memnunmusunuz.Kalıcı bir boyamı yoksa zamanla siliniyormu.
Kolaylıklat dilerim.
SLM...
Muhteşem Abi.
Abi bal tankından vazgeçtim.Bu yıl onu satılığa çıkaracağım.O tank efsunlandı::))
Destek koloni sistemini hiç kullanmadım ama bu yıl gerekli olabilir.Özellikle de sezona yetişmesi neredeyse imkansız olan kolonilerden destek almak lazım.
Nevzat Bey.
BUgüne kadar yapmaya çalıştığımız paylaşımlarımızdaki tek amaç , okuyan arı dostlarının aynı hatalara düşmemesidir.İlerleyecekleri yolda , merdivende bir basamak olmaktır.Biz de aynı şekilde paylaşımda bulunan dostlarımızdan yararlanmaya çalışıyoruz.
Sayın Bakanım.
Aslında işler yolundan çıkmadı.Havanın Cumartesi günü ısındığını , benim de Salı günü kovanı açtığımı düşünürsek , şartların böyle gelişmek zorunda olduğunu görürüz.Hava bir kaç gün daha kapalı kalsa neredeyse ruşetlerin tamamı sıkışıp oğula kaçacaktı.
Hahaha ...::))
Beni kendinle karıştırma.Ben eve bir ses mesafesinde oluyorum , sen evin yolunu bulamıyorsun::))
Fatih Bey.
Seviyor ki hemde nasıl seviyor.Bizim kızlar köylü değiller .Dağ bayır olayı bozuyor onları ::))
Sezon işi kısmet işi.Her yıl büyük umutlarla giriyoruz ama sonuç genelde beklediğimiz gibi olmuyor.
Umut olmasa zaten bu kızların da derdi çekilmezdi::))
Eyüp Bey.
Boya kalemini yıllardır kullanıyorum.Kalıcılık konusunda gelince ; bir yıl ananın üzerinde kalabiliyor.Daha fazlası bazen mümkün olmayabiliyor.
Piyasada daha uzun ömürlüsü var mı onu da bilmiyorum.
SLM ve Muhabbetle...
Yorum Gönder