8 Mayıs 2017 Pazartesi

RÜYA DEVAM EDİYOR


Sezon öylesine güzel gidiyor ki , neredeyse sağım yapacağım...


Her arıcının rüyasıdır böyle bir çerçeve.


O kadar böylesine fazla çercevem var ki , emin olun sadece iki tanesini çektim.Bloğa koymak istedim ki , ileride sezon kötü giderse bu resimlerle avunabileyim.


Komşum , Arkadaşım , Dostum Salih Hocam...

İyi komşu sadece Muhteşem Abimde olacak değil ya...::))

Kendisine ait üç koloni arılığıma  koyduk.İki haftadır üsütnü giydiği gibi yardıma geliyor.Hoş sohbeti bile bana yetiyor.

Bal tutan parmağını yalar misali , yakaladığımız dalaklardaki Bahar Balının tadına doyasıya baktık.

Seviyorum ben bu kızlarımı ve ballarını ne yapayım...::))


Bereket öylesine güzel devam ediyor ki , kat attığım kolonilerim ikinci katta dalak atıyorlar...:))


Hafta itibariyle Üç katlı kolonler kendisini göstermeye başladılar.Bu resimde pek görülemeyen bir de en arka sıra var ki burada da aynı durum var.Yatlar katlar durumu harika..::))


İkinci etap.


Ve üçüncü Etap.

*******************

Harika bir sezon yaşamaya devam ediyorum.

Hatta öylesine güzel gidiyor ki bazen inanılmayacak kadar güzel diyorum...

Nektar ve polen girdisi yüksek düzeyde devam ediyor.Arılıkta bulunan toplam 140 civarı koloninin 81 tanesi kat attım.Hatta 4 tanesine üçücü katı attım.Muhtemeldir ki hafta sonunda üçüncü kat sayım 20 li rakamları gececektir.

Kış Boyu sezona iyi hazırlanmanın meyvesini topluyorum.Kışın 2.500 civarı çıta tellemiş mumlamaya hazır hale getirmiştim.Şimdi bunun karını yaşıyorum.Yapmam gereken tek şey mumlamak.Bu hafta 300 çıtayı mumladım, sıfıra sıfır geldi.Ancak yetti.Ya kışın dağda bayırda gezeydim...::))

Bu yazdıkalrım sadece benim için geçerli.Ve tabii benim gibi arılarına hafta bir gününü ayıranlar için geçerli bir durum bu.

İnsan emeğinin karşılığını gördüğünde , akşam nasıl oluyor yorgumuyum belli olmuyor.Pazar günü neredeyse 16 saat koşturma ile çalışıyorum ama gün bittiğinde motivasyon ve enerjim hala en üst düzeyde.İnsan kovanın içinde boşa atışmış dalak görünce sevnir mi....::))

Sevinmez tabii.

Ama ben seviniyorum.

Allah tüm arıcı dostlarıma böylesine harika sezonlar nasip eder inşallah.

SLM ve Muhabettle..



6 Mayıs 2017 Cumartesi

NİSAN AY SONU DURUM RAPORU


Arılığımda genel görüntü bu.Katlı koloni sayılarımın haftalık gelişimi.Tarih 30.04.2017 


İkinci  etap görüntü.Ahşap kovanlarım test kovanları.


Üçüncü etap görüntü.


Şehirdeki arılarımın bu hafta oğul haftasıydı.Aynı anda üç oğul peşbeşe .Bu ise ağaç dalı yerine Bagajı tercih etti..:))


Bu diğer bir oğul salkımı.


Bu da en ufak olan oğul.


Arılıkta bu hafta işler yolunda idi.Nektar girişi ile birlikte , kızlarımın gelişimi de memnuniyet verici düzeyde devam etti.


*******************

Haftalık yayın düzenimi bu hafta bozmak zorunda kaldım.Hafta içi işlerimin yoğunluğu dolayısıyla bir türlü vakit bulamadım.Ne sayfaları takip edebildim ne de yazabildim.Nseyse ki bugün bir saat ayırabildim.

Geçen haftanın değerlendirmesini yapacak olursak ; verimli vir İlkbahar yaşadığımızı söyleyebilirim.Kolonilerimin gelişim hızları istediğim ve arzu ettiğim düzeyde gitmeye devam ediyor.

30.04.2017 tarihi itibariyle arıllığımda 54 kolonim katlı geldi.Geçmiş eski yıllara göre yi gibi görünmese de son yıllara göre çok memnun edici bir görüntü bu.

Mesela ; ben yıllardır ilk defa İlkbaharda böylesine bir nektar girişi gözlemliyorum.Her meyve çiçeklenmesinde ufak bir miktar girdi olurken bu sefer haftalara sarkan ve normalin çok üstünde bir nektar akışını gözlemliyorum.bu durum kolonilerime doping etkisi yaptı diyebilirim.

Verene şükür....

Şehirde bulunan teras kattaki ve ofisimin balkonundaki arılarımdan hala haber yapmaya fırsatım olmadı.Kısaca buradan da biraz bilgi aktarmak istiyorum.

Terasta 15 kolonim , ofisimde ise 2 kolonim var.Onların gelişim düzeyleri önceki yıllarla aynı düzeyde devam ediyor.İyi gidiyorlar.Üstelik her yıl Sonbaharda arılığımın en zayıf kolonilerini şehire getirdiğimi de belirtmek isterim.Haksızlık yapmak istemem.

Yazlıktaki arılarıma yaptığım gibi onların analarının da kanatlarını kestim.Bir kaç koloni oğula meyletti.Meme ayıklama konusunda bilineni yapma yerine biraz daha risk aldım.Mesela bu tür durumlarda yapılması gereken , memelerin içinden en iyisini ve de kapalı olan bir memeyi bırakır, yine bir de iyi görünen bir açık meme bırakırsınız.Diğer memeleri ise imha etmeniz gerekir.Benim gibi ananın kanadını kesmmeiş iseniz ise anayı ya öldüreceksiniz ya da bir çerçeve ile suni bölme yapacaksınız.

Bu uygulama da suni bölmeyi tavsiye etmem.Arıcı hatasından dolayı meme takmamışlar ise anayı öldürmenizi tavsiye ederim.Aksi halde bu koloniye boşuna zaman ayırmış olursunuz.Gün gelecek bu anayı yine değiştirmek isteyeceklerdir.

Fakat ben şehirde bilineni yapmadım....

Nedense artık....

İstedim bir kaç bırakayım , çıkan analar birbirleri ile kapışsın en güçlü olanı kalsın.Doğanın bir kuralı .Bunu bir acımasızlık olarak algılamayın.

Bir koloni dövüşmek yerine sıvışmayı tercih etti...::))

Savaşma seviş sloganı bunların kanına çok işlemiş..::))

Neyse ...öğlene doğru kahvaltı yaparken camdan hareketlenmeyi gördüm , baktım kızlarım kaçıyor.Gitsinler....

Gidecekleri yer belli...

Hemen önlerindeki hastahanein bahcesi...::))

Toplanmalarını bekledim ve gittim aldım.Tam bitti , ofise gitmeye hazırlanıyordum ki  havada ikinci ve üçüncüyü gördüm...::))

Onları da bekledim aldım.Fakat sonradan gelenlere farklı muamele yaptım.

Onların analarını haklayıp tekrra kaçtıkları kovanlarına aynen iade ettim..::))

Aksi halde bu koloni bana bal yapamazdı.

Var mı öyle kirayı ödemeden kaçmak....

Hele bir yıl sonu gelsin , hesaplaşalım....

Kiramı ve diğer masraflarımı alayım , ondan sonra bakarız...Borçları bitse özgür bırakırdım diyecem ama faiz oranları çok yüksek...::))

Zor biter...::))

SLM ve Muhabbetle...

24 Nisan 2017 Pazartesi

ARILIKTA SEZONUN İLK KATLARI



Mera canlanınca arının ölüsü bile diriliyor desem yeridir.Doğada olmayınca olmuyor ...



Bu hafta kat atmaya yetişmekte zorlandım.24 arıya kat attım ama nasıl bitirdim bir  de bana sorun.Sadece kat atmakla kalmadım , arılıktaki tüm arıların bakımı , ilaçlaması , kovan aktarmaları vesair bir sürü iş...

Resimde görüldüğü gibi aktarma yaparken veya kat atarken genelde ikili ikili çıtaları çektim.


Kızlarımın maşallahı vardı.Arı doğadan bulduğunda analarınızda sorun yoksa köpürüyor.


Benim kat atma yöntemim.Geçen yıl Kata çektiğim çıtanın her iki yanına kabarmış beyaz petek koyuyordum .Bu yıl ise daha fazla petek kabartsınlar diye her iki tarafa da ham petek kullanıyorum.



Böylesine dalakları gördüğümde bir tarafım acaip mutlu lurken diğer tarafım yazık oldu muma ve içindeki larvalara diyor.

Ama hayatın kendisi zaten bu ikilemden ibaret değil mi...


*******************

Bu hafta sezon ivme kazanmaya başladı.Arılarımın gelişimi yavaş yavaş olunca benim de haftalık iş yüküm aynı seviye de fazla zorlanmama gerek kalmıyordu.Fakat bu hafta birden kızlarım gaza basınca ben de hızlanmak zorunda kaldım.Pazar gecesi arılıktan çıktığımda saat gece 01.00 gösteriyordu...

Hafta da bir gün , tek tabanca ve 150 koloni...

Keşke her hafta beni yorsalar....::))

Akşam olduğunda o gün için ne yapmayı planlamış isem hepsini bitirdim.Eksik bir şey kalmadı.Kalsaydı üzülürdüm...İşin hakkını verdiğimi düşünüyorum.Aksi olsaydı , hiç düşünmeden koloni sayısını düşürürdüm.Ama kızlarımla zaman geçirmeyi seviyorum.Bunun içinde her hafta sonu beraber takılıyoruz..::))

Bu hafta ilk katları atmam sebebiyle , nasıl kat atılır buna değinmek istiyorum.

İlk başladığım zamanlar , o zamanın ustaları bana şöyle öğretmişlerdi.

Kuluçkalıktan bir açık yavrulu bir kapalı yavrulu çıta kata alacaksın.Üst kata aldığın çıtaların sağına soluna birer adet ham çıta girecek ve köşeye dört çıtayı sıkıştıracaksın.

Daha sonraki yıllarda ise ters kat atma yöntemini bile denedim.Kuluçkalığı komple kata çıkardım , alt kata ise aynı şekilde iki yavrulu çıta indirdim.Bundaki amacım ise kuluçkalıkta tamamen temiz çıtaların bulunması ve uzun süre koloninin sana ihtiyacının olmaması.

Aslında mantığa çok uygun bir yaklaşım ama uygulamada sonuç istediğim gibi olmadı.Arı asla alt kata çalışmadı.Arıya üçüncü ve hatta dördüncü katları attım ama yine de klasik kuluçkalık olanı olan ilk katta işlem yapmadı.

Yıllar içinde elde ettiğim deneyim ile geldiğim nokta ise ; alttan en eskimiş iki adet yavrulu peteği çekiyorum üst kata.Yerlerine alt kata  kabarmış beyaz petek koyuyorum.Bu beyaz petekleri de yavrulu çıtalara duvar olacak şekilde sağlı sollu yerleştiriyorum.Geçmiş yıllarda alt kata ham veriyordum fakat mevsimin iyi gitmediği zamanlarda arının bunları kabartmadığını gözlemledim.Bu yıl bu uygulamadan vazgeçtim.

Kata iki yavrulu ,6 ham çıta olmak üzere toplam 8 çıta koyuyorum.Katın tamamını doldurmaya gerek görmüyorum.Arı ne zaman ki gelişir,üst kattaki altı çıtayı saracak güce ulaşır o zaman bende son iki çerçeveyi de eklerim.

Kat attığım kolonileri ise , bir hafta sonra bir defaya mahsup olmak üzere mutlaka meme konrtolü yaparım.Her hangi bir yaramazlık yapmamışlarsa artık sadece üstten şöyle bir bakar geçerim.Bu sayede zaman kaybım hiç olmz.

Türkiye de üçüncü hatta dördüncü katı atmış olan bir sürü arıcımız var.Aradaki fark arı ile alakalı bir durum değil.Aradaki fark mera ve mevsim farkı.

Benim Meram üzerinden bir örnekleme yapacak olursam ; geçmiş yıllarda bu tarihlerde 4 katlı arımın olduğu zamanlar oldu.Blog arşivinde de mevcut.İsteyen bakabilir.

Son yıllar da Meramda polen sıkıntısı , nektar sıkıntısı yani özetle merada verimsizlik var.Usta arıcı olmayan birisinin benim Meram da bal alma şansı yok.Tabii bunu son birkaç yıl için söylüyorum.Verimli bir yıl için acemiler dahil herkes bol bol bal alır.Gelişimin ve nektarın yeterli olmadığı durumlarda nasıl verim alınır uzun bir konu .İnşallah bunu başka bir zamanda değerlendiririz.

Ben hiç bir yıl sorun merada deyipte kulağımın üstüne yatmadım.Her yıl ben arımı nasıl geliştiririm diye arge çalışmaları yaptım.Bazıları katkı sağladı bazıları ise hüsranla sonuçlandı.Ne zaman canım yandı bir daha denememeye söz verdim ama ne zaman ki arı geri kalmaya başladı sözümden vazgeçtim.Her seferinde aynı ruh halini yaşadım.

Bedeli ne olursa olsun her zaman denemeden ve gelişmeden tarafım.Öğrenmeye ve öğretmeye devam etmeliyiz.

Bu yıl İlkbahar beslemesinde Konya  şekerin arı yemini kullandım.Geçen yıllarda ara sıra dayanamaz kendimde yapardım.

Yine bu yıl ilk defa hazır kek kullandım.Bu yıla kadar bütün keklerimi ben yaptırıyordum.Piyasadaki mevcut keklerin hiçbirine inanmadım.

Sadri Abi birkaç yıldır bir kek geliştiriyordu.Bu aşamada bana da kullanmam ve denemem için kek göndermiş ve ilk sonuçları kendisi ile paylaşmıştım.Sonbaharda son gönderdiği ürünler hakkında gözlemlerim olumlu olmuştu.İlkbaharda sezonun keklerini ondan aldım.Nisan ayının ilk hafta sonunda Apiyem i kolonilere dağıttım.

Haftalar boyunca arının keki alması , hızlı tüketememesi ama aynı zamanda keke yoğun ilgisi çok olumlu oldu.Ay sonu itibariyle kolonilerimin gelişim seviyesinin iyi olmasında en az doğa kadar bu kekinde katkısı olduğunu düşünüyorum.

Hafta biterken yorgun ama mutluyum.Önemli olan da bu değil mi zaten...İnsanın kendisini iyi hissetmesi...

Gelecek haftalara iyimser bakabilmek , planlar yapabilmek hoş bir duygu .

Yazının sonuna gelirken Muhteşem Abim aradı ve bir dip not rica etti.Aynen şöyle yazmamı istedi...

Yaktın beni Yusuf.... 

İlk önce anlamadım ama sonradan bana resim attıklarında anladım ki hakketen yandı....:::))

Neyse verilmiş sadakam varmış , ben kurtuldum.....::))

Muhteşem Abim ;

Sende sabah kahvaltısı yaptığın kebaplara sayarsın artık...::))

SLM ve Muhabbetle... 



17 Nisan 2017 Pazartesi

ARILIKTA İŞLER RAYINA GİRMEYE BAŞLADI


Nihayet kolonilerimi hızlandırabildim.Yavru alanları artık istediğim ve arzu ettiğim düzey doğru çıkmaya başladı.


Arılığımda hala katlı kolonim yok.Son üç yıldır bu zamanlarda hemen hemen aynı görüntü ile karşılaşıyorum.Arılığımdan bir kesit....


Geçmiş yıllarda Katlı koloniler bile kışlatmayı başarmıştım ama son yıllarda halimiz bu işte.Arılığımdan ikinci kesit.

Geçmiş yıllarda bu tarihlerde üçüncü katı attığım zamanlar vardı.Blog arşivinde mevcut.Son yıllarda sadece umuyoruz.Meranın getirdiği bir durum bu.Benim yapabileceğim birşey olsa...Üçüncü bir kesit...


Son iki , üç yıldır peteklerde küf ile de uğraşmak zorunda kalıyorum.Geçen yıl daha fazla sorun olmuştu neyseki bu yıl biraz daha erken önlem aldım fazla sıkıntım yok.

Küf demek nem demek.



Şuan bütün kolonilerin alt çekmeceleri açık.Bu sayede içeride hiç nem yok.

*******************


Uzun zamandır bloğa yazı yazamadım.Biraz sahada işlerin yoğun olmasından biraz da arılıkta işlerin istediğim düzeyde gitmemesinin getirdiği moral motivasyon kaybı.

Arılıkta ilk kontrolleri 20 Şubatta yaptım.Aynı tarihteki yayınımda ayrıntılar mevcut.

Kıştan süper bir çıkış yaptım.Aradan geçen süreyi baz aldığımda benim arılaırn bugün hepsinin katta ve hatta üçüncü katta olmaları gerekiyor.

Fakat değiller.

Geçen yıl şurup ve ilaç kaynaklı bir sorun yaşamış ve gelişim eksikliğini buna bağlamıştım.Arkasından asıl büyük sorunlardan birisinin meradan kaynaklanan polen eksikliğini de görmüştüm.Kurak bir Nisan ayının sonucunda merada yeterli polen olmamıştı.

Bu yıl polen ve şurup ile ilgili bir sorunum yok. Arı yemi kullanıyorum.Yeni bir ilaç falan da denemiyorum.Nosema için zamanında yeterli ilaçlamayı da Fumudil-B ile yaptım.Özetle yapmam gerekenleri yaptım diye düşünüyorum.

Mart ayı ile birlikte gelişim düzeyini yeterli görmeyince yeni arayışlara yöneldim.İlk olarak Nisan ayının hemen başında kolonilere kek verdim.Daha önceki yıllar kolonilere kek ile beslemeyi şuruplamayı kestiğim de yani Mayıs ortasında veya başında veriyordum.Bu yıl takvimi erkene aldım.

Fakat bir farkla ...

Bu yıl ilk defa hazır kek kullanıyorum.Sadri Abinin üretip sattığı Apiyemi kullanıyorum.Sonbaharda gönderdiği numuneleri test etmiş sonuçtan memnun kalmıştım.

Nisan ayında hem doğanın daha da canlanmış olması hem de kekin getirdiği ivme ile birlikte kolonlerimin gelişim hızında gözle görünür bir düzelme olmaya başladı.Bu haftadan sonra bir aksilik olmaz ise kat atmaya başlarım.Böyle yazıncada aklıma Engin Abinin sözü geldi.

Kendisi Facebookta aynen şöyle yazdı ''Nisan 15 de kata çıkmamış kolonilerimizi bölme de kullanıyoruz''

Yaw şimdi ben de bala girecek hiç arı yok desene...:::))

Ama ben benim kızlarıma inanıyor ve güveniyorum.Şuanki görüntü kolonilerimin %90 oranıında bala girecek gibi görünüyor.Bu oran bir arılık için iyi bir orandır.

Bu verdiğim oran ve tesbitler benim merama göredir bunu da unutmayalım.Bulunduğum mera arının yaşam döngüsü için çok uygun mera değil.Elbette bazı yıllar çok iyi sezonlar oluyor ama çoğunlukla arıyı biz bakmak zorundayız.Bunun en iyi örneği de , orman içlerinde kendi kendine yaşayabilen bir koloni yok.Doğada yaşayan arı kolonilerinden bahsediyorum.

Yazın elde edeceği nektar ile kışları çıkarma olasılıkları yok.Yaşayamıyorda zaten.

Geçmiş yıllarda böyle değildi tabii.Doğa daha verimli idi.

Mesela bir sezon boyu yaklaşık bir koloniye sadece benim verdiğim şurup ve kek toplamı yaklaşık 20 kg.Son iki sezonda aldığım ortalama baL ise 14 kg.civarında.Yani her kovan topladığından fazlasını tüketiyor.

Peteklerde mantar konusuna gelecek olursak...

Kışın yavrunun başlaması ile birlikte kovan içinde nem de oluşmaya başlar.Bir de siz bu kovanı şurup ile sıvı beslemeye başladınız mı nem artık tavan yapar.

Bunun önlemek için   alttan havalandırma ve boş kısımları gazete kağıtı ile doldurmuştum.Mart ayında nemin iyice fazlalaşmaya başladığını görünce ilk iş olarak gazeteleri kaldırdım.Alt çekmeceleri yarıya kadar açtım.bu sayede bir aydır kovanlarda nem artık görünmüyor.

Mantar bulaşmış eski petekleri zaten direk eritmeye ayırıyorum.Arılığımda olabildiğince eski petek bulundurmamaya çalışıyorum.

Fakat en az iki yıl daha kullanabileceğim mantar bulaşmış petekler için bir çözüm yolu bulmam lazım.Mantar tedavisi ve mücadelesi kolay bir canlı.Fakat nasıl yapacağımız bilmek lazım.Umuyorum bir okuyucumuzun bu konuda bir fikri olur.


SLM ve Muhabbetle...

6 Mart 2017 Pazartesi

OĞUL ÖNLEMLERİ


Bu hafta traş günüydü.Gün boyu analarımı traşladım.Tuttuğumun kanatlarını kestim.


Kanatını kestiğim kızım alımlı prova yapıyordu.


Mavili kızım ise alımlı dolanıyordu.


*******************

Güzel bir hafta sonunu daha geride bıraktık.Biz arıcılar için harika bir hava vardı diyebilirim.Tabii gezmek isteyenler içinde öyle...

Bu yıl sezonun çok iyi geceçeğini düşünüyorum.Bu mihvalde de hazırlıklarımı yapıyorum.Genel olarak hazırlık olarak %90 seviyesindeyim diyebilirim.Sezona hızlı bir başlangıç yapsam bile sıkıntı yaşamayacak seviyedeyim.

Bu kolay olmadı tabii.Bir kış boyunca hazırlık yaptım.

Bu işin sadece malzeme boyutu.

Önceden hazırlık yapamayacağımız şeyler de var.Mesela ; oğul gibi...

Mayıs ayı geldiğinde ne yaparsanız yapın bazen işler rayından çıkabiliyor.Geçmiş sezonlarımdan birisini hatırlıyorum , o kadar fazla oğula meyletme oldu ki artık ağaçtaki oğulları izlemeye başlamıştım.

Artık nereye giderse gitsin hesabı..::))

Oturup ağlayacak halim yoktu ya...

Bu sefer işi daha sıkı tutuyorum.elimdeki anaların çoğunun kanatı zaten kesik.Geçen yıl ürettiklerim ve daha önceki yıldan kalan bazı anaların ise kesik değil.Hafta sonunu sadece buna ayırdım.

Sadece diyorum ama kovanın içinde anayı ararken zaten bir eksik varsa görüyor gerekli müdahaleyi de yapıyorum.Aslında aynı zamanda derinlemesine bir bakımda beraberinde yapmış oluyorum.

Bilenler bilir ama yine de bilmeyenler için ananın kanatını neden kestiğimizi kısaca anlatmaya çalışayım.

Bildiğiniz gibi kovandan gidecek ilk oğulun anası içerideki eski anamızdır.Yani bu kanatını kestiğimiz ana.Varsayalım ki bizim bu kovanda gözden kaçırdığımız bir meme oldu ve oğul verdi.Koloni oğul verirken anamız kovandan uçuyor ama kanatının biri eksik olduğu için , uçabildiği daha doğrusu düştüğü yer hemen kovanın önü oluyor.

Onu takip eden kızları da haliyle başında toplanıyor ama zaman geçtikçe ananın uçamadığını bir tuhaflık olduğun görüyorlar.Genelde akşam olunca ama bazen bunun istisnası oluyor bir gün sonrada dönebiliyor , ana hariç herkes tekrar eski kovanına geri dönüyor.

Bu senaryo da bizim kolonimiz de arı kaybına sebep olmuyor.Bu koloni bu sayede hem anayı yeniliyor hem de nektar sezonunu kaçırmamış oluyor.

Bu sistemde de ufak bir risk var.Aynı anda çok ana memeden çıkarda birbirlerine üstünlük sağlayamamış iseler , halk dilinde piç oğul dediğimiz irili ufaklı bir sürü çiftleşmemiş analı oğullar meydana gelir.Yani hiçbirşey yüz de yüz garanti altında değil ama ana kanatını kesme bu işin sigortasıdır.

Kanatını kesin diyorum ama iki kanatını da kesmenize gerek yok.Bir tane kanat kesmeniz yeterlidir.

Bir de kanat kesimi ilk defa yapacak için önemli bir uyarım var.anayı elde tutmaya alışmak öyle kolay değil.Anayı her istediğiniz pozisyonda da tutamazsınız.Karnı zarar görmemeli.yumurtalıklar zarar gördüğü anda ananın işi bitmiş demektir.

Özellikle bu konuya dikkat etmelisiniz.Ayrıca ananın kanadını keseyim derken makasın ucuna dikkat edin ki , araya ananın ayaklarından birisi sıkışırsa , siz de onu keserseniz bu da on kusurlu hareketten birisidir.

Topal bir anayı kovan yaşatmayacaktır.

Bu yıl kızlarımı boyamaktan vazgeçtim.Aslında çokta gerekli bulmuyorum.Bir kovanda anayı aramaya gerek yok.Çıtaların birinde günlük yumurta görmüşseniz işler yolunda demektir.Ana ızgarası koyduğumuzda ise katta hızlı bir ana taraması yapıyorum bulduysam altta indiriyorum bulamamış isem öyle bırakıyorum.Bir sonraki hafta notunu ise katta yaptığım kontrolde katta günlük yumurta var ise ana katta demektir.Bulur altta indiririm.

Ben katta meme kontrolü yapmak istemiyorum diyebilirsiniz ama mecbursunuz.Anayı altta almış olsanız bile bir hafta sonra meme kontrolü yaptığınızda işler yolunda ise ancak o koloniyi kendi haline bırabilirsiniz.

Yazlıktaki kolonilerimin çoğunun kanat kesimini bitirdim.İnşallah haftaya da güzel hava olurda kesim işini tamamlarım.

Kanat kesimi ile ilgili son bir not.

Şayet kanat kesimi yapmayı düşünüyorsanız bunu bir iki hafta içinde yapmalısınız.Aksi halde koloniler hızlı bir şekilde çoğalacağından artık ana bulmak iyice zorlaşacaktır.

Kolonilerim yavru alanlarını istenilen düzeyde çoğalttılar.Mevsim böyle giderse Nisan sonu katları dörtlerim gibi görünüyor.

İnşallah demeyi de unutmamak lazım...

Stok durumları hala iyi.Takviye ihtiyacları şimdilik yok ama haftaya yine kontrol yaparak beslemeye başlayıp başlamayacağımın kararını vereceğim.Şuan hızlı bir yavru atımı olduğu için , koloniler içerideki stokları da aynı hızda tükettiklerinin farkındayım.

Yeterki yemek istesinler babaları onların hem keklerini hem de şuruplarını hazırladı bekliyor...

SLM ve Muhabbetle...






20 Şubat 2017 Pazartesi

SEZONUN İLK BAKIM VE TESBİTLERİ


Bismillah Dedim.Körüğümün dumanını özlemişim.



Kızlarım heyecanla sezonu bekliyorlar.Kolonilerimin ortalamaları hemen hemen bu şekilde.Bazı arıcı dostlarımın yaptığı gibi en iyi kovanımdan resim seçmiyorum ::))  Kendimi kandırmak istemem::))


İlk günüm olması hasebiyle , gün sonu pozum olsun istedim.Gün biterken ben de yorulmuş ama bütün kolonilerimi elden geçirmiş olmanın verdiği haz ile mutluydum.


Yavru alanları yine ortalama bu şekilde.Keza stok durumları da aynı şekilde.

*******************

Sezonun ilk bakımını bu hafta yaptım.

İlk defa Şubat ayında tesbit ve genel kontrol yaptım.Genelde sezon başlangıcını Mart ayı ortasında yaparım.Sezona başlamadan her koloninin mevcutunu mutlaka not ederim.İlkbahar gelişimlerini ve ananın performansını bu sayede gözlemleyebiliyorum.

Mesela ; bir koloni Nisan ayında istenilen düzeyde gelişmemiş ise tesbitdeki notlarıma baktığımda bu koloni kıştan çıktığında mevcut az ise sorun yok.Fakat normal güçte kıştan çıkmış ama mesafe kaydedemiyorsa bu koloniyi bölüyor veya destekleme kovanı olarak kullanıyorum.Aksi halde siz ne yaparsanız yapın bu koloni asla bala çalışamıyacaktır.

Yine yaptığım uygulamalardan birisi de artık sorunlu koloniler ile zaman harcamıyorum.Mesela kıştan ana kaybı ile çıkmış veya sahteye dönüşmüş bir kolonimi var.Hemen birleştiriyorum.Bir istisna uyguluyorum o da mevcutu kuvvetli olan ve sahteye dönüşmemiş ana kaybeden kolonilerime bir şans daha veriyorum.Nihayetinde onun bala yetişme ihtimali var.

Yani benim takvim tamamen nektar başlangıç tarihine göre işliyor.Benim kızlar ya bal yapacak ya da yeni koloni oluşumuna katkı sağlayacak.Bende kasaplık besi yok...::))

Gelelim sezon başlangıç raporuna.

Toplam 165 koloni ile kışa girdim.

2 koloni ölüm.

3 koloni sahteye gitti. 

4 koloni de ise ana kaybı.

Ana kaybı yaşadıklarımdan birisi ise geçen yıl aldığım damızlık olunca biraz canımı sıkmadı değil.Lakin yapacak birşey de yok.Ölen ölmüştür....

Ölen iki koloni açlıktan değil.Mevcut yetersizliğinde salkıma girememişler.Kışa girerken 1,5 çıta civarında mevcutları vardı.Aynı güçte birkaç kolonim daha var onlarda hehrangi birşey yok.Gayet sağlıklılar.Fakat bu ölenler demekki Sonbaharda yeterince kış arısı çıkarmamışlar.Sonbaharda benim içeride gördüğüm mevcutun çoğu kış arısı değilmiş demek ki..

İşte bu sebepten ötürü Sonbahar beslemesi ve bakımları çok önemli.Arıcılar kış arısının çıkmasını sağlamadığında  çok koloni kaybı yaşıyorlar.

Üç kolonimin sahteye gitmesi gayet doğal bir durum.Yani olağan ve makul bir oran.Ana kaybı olan 4 kolonime ise şayet şimdi bu tarihlerde bakamamış olsaydım onlarda Mart ayında baktığımda sahteye gitmiş olacaklardı.

Peki tesbit ettik uygulamada ne yaptık ?

Ölenlere sözümüz yok.Gidenler bizden değildir.::))

Sahteye gitmiş kolonilerimin ikisini direk başka bir koloni ile birleştirdim.Sadece içlerinden birsini henüz birleştirmedim.O da mevcutu çok kuvvetli idi.9 çıtalık bir sahte koloniyi ancak ve ancak 15 çıtalık başka bir koloni ile birleştirebilirsin.Aksi halde Dimyata prinçe gitmiş birisinin bulgurdan olması durumu ortaya çıkar ve eldeki sağlam anayı da kaybedersiniz.

Zaman yeteri kadar kalmadığından bu 9 çıtalık sahte koloniye bu hafta sonu işlem yapacağım.Üçer çıta halinde başka bir üç koloni ile birleştirme yapacağım.

Yapacağımız bu birleştirme sayesinde maksimum verime ulaşmış olacağız.Şimdi bazı arkadaşlarımız bunun neresi maksimum verim koloni kaybı yaşıyoruz diye düşünebilir...

Bu sahteye pekala ana vermeyi felan deneyebiliriz.Yapmadığım birşey değil.Kabul ettirdiğimde var.Fakat elde ettiğim sonuçlar gösterdi ki verimli bir yol değil.Buna sebep olarakta kabulde başarı oranı %50 ..Yani şansınız yarı yarıya.Varsayalım ki kabul ettirdiniz bu sefer mevcut koloni yaşadığı geçikmelerden dolayı bala yetişme şansı yine çok az.Ayrıca sizin bu koloniye İlkbahar döneminde harcayacağınız da cabası.

Uğraşmaya değmez , birleştir gitsin.

Birleştirdiğin bu koloniler diğer kolonilere fark yapacağından Mayıs ayında zaten olağandan daha fazla güçlenecekleri için yine aynı bu kolonileriden çıta alarak yeni suni bölme koloniler elde edebilirsiniz.

Stok kontrolü yaptığımda ise iki kolonim hariç hepsi süperdi.Rahatlıkla Mart ortasını geçerler.

Açlık sınırına gelen iki koloniyi ise anlamakta zorlanıyorum.Arılığımda aynı beslemeye tabi tutuldular.Şayet Şubat ayında bakamamış olsam açlıktan gidecek seviyeye gelmişler.Hani desem ki çok aşırı yavru yaptı da stoğu tükettiler ...değil.Yağma söz konusu o da değil.Sonuçta direkten döndüler.Neyseki benim bu tür durumlar için stokta ballı çerçevelerim vardır.Sağlı sollu iki sağlam çerçeve kaptırdım artık onları da bir ay daha düşünmem.

Koloni mevcutuna gelince gayet güzel.Her  koloni kendi gücüne göre %15 mevcut kaybı yaşamış.Tabii bu Şubat ayına ve bu tarihe göre.Yani geçmiş sezonların bakım tarihini baz alacak olursak her koloni kışa girdiği mevcutunu artırarak çıkacak demektir.Bu da gösteriyor ki son yılların en başarılı kışlama performansı.

Yeni umutlarla dolu güzel bir sezon bizi bekliyor.Allah tüm arıcı dostlarımıza gönlünce vermesi dileğiyle....

SLM ve Muhabbetle...




6 Şubat 2017 Pazartesi

ÇITA HAZIRLIKLARI DEVAM EDİYOR


Arılık merkezi çalışma ofisim.Hafta sonunu burada çalışarak geçiriyorum.


Çerceve ve kuş gözü takma aletim.İki işi aynı anda yapabiliyor olmam müthiş rahatlık.Aletin yine ayar vidaları var bu sayede kuş gözlerinin yeri tam hizada oluyor.


Tel germe aletim.Erçika dan aldığım bu aleti üzerinde biraz modifiye yaparak Türk standartlarına uygun hale getirdim.Bu sefer kesim ve kaynak işlerini bizatihi ben yaptım.Artık bundan sonra elimden geleni kendimden esirgememeye karar verdim. 


Üzerinden bir yıl geçmiş olsa bile kuş gözü sayesinde tellerde en ufak bir gevşeme olmuyor.


Bu yıl yaptığım mum eritmeden sonra bile telelr gergisini muhafaza ediyordu.Daha ne isteyebilirdim ki.


Masam , masam ,güzel masam....

Zımba için kullandığım tabanca ise havalı tabanca değil.Elektrikli.Krom zımba kullandığımdan bu makineyi bulmak biraz zor oldu ama şimdi artık elimde yedekli hazır bekliyor.


*******************

Kızlarım salkımda ben arılıkta sezon hazırlığı yapmaya devam ediyorum.

Sezon başladığında benim artık malzeme hazırlayacak zamanım olmuyor.Ancak güncel arı bakımı ve beslemesine dair işleri yapabiliyorum.Çünkü hafta sonu sadece bir günüm var.

Çıta hazırlamak zaman alan yorucu bir iş.Bir saatte 25/30 çıta ancak hazırlayabiliyorum.Daha fazlasını da yapabilirim ama bu sefer çıtalar istediğim gibi güzel olmayabilirler.Şuana kadar yaklaşık 1.500 çıtam tellendi ve hazır bekliyor.Yine yaklaşık 1.200 de kabartılmış çıtam hazır bekliyor.Normal şartlarda bu sezon için yeterli bir rakam.163 kolonim var.Bunların 120/140 arası koloninin bala girmesini bekliyorum.Her bir koloninin 10 ham çıta ihtiyacı olabileceğini varsayarsam bu sayı yeterli .
Fakat ben tedbirli olmayı seven birisiyim.Ola ki sezon harika oldu ve benim kızlar 4 kat yaptılar.Bu daha önce yapmadıkları birşey değil.

Şayet en iyi senaryo gerçekleşirse benim 1.000 çıtaya daha ihtiyacım olabilir .Benim de işimi şansa bırakmak gibi bir niyetim yok.Bunun içinde önümde hala yeteli vaktim var diye düşünüyorum.

Çıtalara çok önem veriyorum.

Çıtanın yapımı zaman alıyor ve ilave olarak bir kabartılmış peteğinde 1,5 kg.bal veya şuruptan oluşuyor.Ayrıca yine bu çıtaları 3 veya 4 yıl kullanıyoruz.Bu kadar emek ve zaman harcadığımız bir ürünü yaparken son derece dikkat etmemiz gerektiğini düşünüyorum.

Çıtalarımın bütün malzemelerini paslanmaz kullanıyorum.Kuş gözlerim , tellerim ve zımba telim krom.Yani üzerinden yıllar geçse de paslanma ihtimali yok.

Bir ayrıntıya dikkat çekmek istiyorum.

Bal üretimin safhaları hijyen barındırmalı.Bakımdan bal sağımına kadar hijyen olmalı.Biz arıcılar ise şuan sadece varoa için kullandığımız ilaçları konuşuyoruz.elbette konuşmalıyız ama ortada bir gerçek var ki mevcut varoa ilacının piyasada bir alternatifi yok.

Vardır diyen yalan söylüyor...

Bal sağımı konusunda yeterli hijenin sağlandığını düşünmüyorum.Buna yeterince dikkat etmiyoruz.

Arının bal koyduğu çerçeve de yani balın depolandığı peteklerde ne kadar hijen var ?

Kaç kişi paslanmaz malzeme kullanıyor ?

Vesair vesair liste böyle uzar gider.

Hafta sonu çoğu arıcı arılarına bakma fırsatı buldu.Benim henüz böyle bir şansım olmadı.Hava biraz sert olunca açma gereği hissetmedim.Bal stoklarından eminim ve şüphe duymuyorum.Bu şartla altında kızlarımın keyfini kaçırmanın da gereği yok.

Kızlarımın stoğu Mart a kadar yeterlidir diye düşünüyorum.

Önümüzde yeni bir soğuk hava dalgası var.Onlar yatmaya ben de çalışmaya devam edeceğim.

SLM ve Muhabbetle...