Blogların tanınan yüzü Eskişehirli arıcı Yusuf Gürbüz ve tabii biz.Kısa ama güzel bir sohbet oldu.
Yalçın Sezer ve yine biz.
*******************
Arılıkta işler bitince bu sefer iş çenemize düştü.Nerede bir sohbet fırsatı artık onu arar olduk :)
Geçen hafta sonu Kartal ilçesindeki festivalde idik.
Bu hafta ise soluğu Harbiye ordu evinde aldık.
Sabah güne başladığımda feçi halde başım ağrıyordu.Migren rahatsızlığı olanlar ne dediğimi anlar.Nasrettin Hoca misali ::))
Herşeye rağmen Üsküdar da buluşup Ordu evine geldik.
Erkan ile randevulaşmıştık.Bugün o da orada olacaktı ama bizden hemen önce ayrılmak zorunda kaldı.İstanbul trafiğini hesaba katmamış olacak ki , dönemedi de.
Neyse , artık Erkan bize borçlandı.
Ali Şekerli abim ise girişte bizi karşılayanlar arasında idi.Ayak üstü iki sohbet felan derken , ben bir namaz molası verene kadar Ali abimde arazi olmuş:(
Bunun suçu da Ustanın.Neden yol veriyorsun kardeşim.:)
Hasan Alperen Hocam ve bize tanıştırmadığı oğlu ile de tanışma ve sohbet etme fırsatımız oldu.Hocam kusuruma bakmasın , magazincilik yönüm hala çok eksik laf yapmaktan bir kare resim dahi almamışım.
Hasan Hocam ile biraz muhabbet etme imkanımız oldu.Bilinçli arıcılık yaptığını öğrenmiş oldum.Yani ne yaptığını biliyor.Bir de Çam balı hakkında güzel bilgilendirme yaptı.Çam balının da saflığını öğrenmiş olduk ::))
Yalovalı Arıcı dostarımızdan Seferde aynı şekilde tek kare resim almamışım.Neyseki diğer magazinciler bu konuda başarılı da facebookta yeterli resimler paylaşılmış.
Yine Edirne den Ali şekerli abimle birlikte olan ama isimlerini hatırlayamadığım arıcı dostlarımızda vardı.
Eskişehir den Yusuf Gürbüz ile yüzyüze tanışma fırsatım oldu.Bloglardan gayet iyi tanımama rağmen ilk defa yüzyüze tanışma imkanım oldu.
Yusuf abi beklediğimden ve de göründüğünden çok daha kaliteli bir insan.Bilgi ve deneyim derinliği olukça fazla.Neşeli ve nükteli.
Sohbetinden çok keyif aldım.Umarım yakın tarihlerde görüşme imkanımız olur.Tabii inşallah bloglardaki yazılarına ve paylaşımlarına da devam eder.
Festivaller ve Feshane hakkıında Yalçın Sezer ile ayaküstü muhabbetimiz oldu.Kendisine olumlu ve olumsuz yönlerini dilim döndüğünce anlatmaya çalıştım.
Bu Festivalin muhabbet bölümü idi.
Fesitval Kartaldan daha iyi olsa da Feshanenin henüz çok gerisinde.
Benim ilgimi çeken ise malum kovanlar.strafor kovanları incelem fırsatım oldu.Arıkent ve TKV nin strafor kovan örnekleri vardı.
TKV nin strafor kovanı hem pahalı hemde eksikleri çok.
Arıkentin ise fiyatı makule yakın olsa da eksikleri bihayli fazla.Anlayamadığım ise kovan üretici firmaların hala trendi takip etmemeleri.Arıcılar yenilikleri takip ederken üreticiler maalesef takip etmiyor.
Yeni nesil kovanlar plastik veya tel altlıklı olurken , üreticiler hala aynı eski sistem üzerine üretim yapmaya devam ediyorlar.
Arıkentin strafor kovanınında eksikliklerinden birisi bu.Diğeri ise Kovan giriş aparatının yetersiz oluşu.Kovan giriş ağzının ayarlanabilir sistemde olması gerekiyor.
Benim bölgemde , kış dönemine girerken fare riski ve yağma riskini gözönüne almak zorundasın.
Bir sezonun kapanışını yaparken yeni sezonun hazırlıklarına tam gaz vermeliyiz.Yeni sezonda kendime göre yeni hedeflerim var.Bu hedefler doğrultusunda kovanlarımı değiştirmem gerekiyor.Yani bu kovan işinin sezon başlamadan bitirmeliyim.
Yeni sezonda hem arı hemde kovan alacağım.
SLM ve Muhabbetle...